Öfkeyle kalkan zararla oturur

Diğer

07 Eylül 2024

Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah Es Sisi, dört gözle beklenen Türkiye ziyaretini hafta ortasında gerçekleştirdi. "Sisi" Arap dünyasında çok duyulan bir isim değil. Mısırlı bir gazeteci arkadaşımdan öğrendiğime göre, Arapçada "yavru katır" anlamına geliyormuş. Türkçede ise daha ziyade Mimi, Fifi, Zizi gibi kısaltma isimleri çağrıştırıyor.

Bir de 1955 yapımı Romy Schneider'ın canlandırdığı filme konu olan Habsburg'ların ünlü imparatoru 1. Franz Joseph'in güzeller güzeli eşi kraliçe Sisi var. Asıl adı Elizabeth olan Sisi'nin aşk, ihanet, intihar ve fırtınalarla dolu değişik bir yaşam öyküsü olmuş. Sisi aynı zamanda Viyana yakınlarındaki Mayerling Şatosunda sevgilisiyle birlikte intihar eden Prens Rudolph'un da annesi.

16 yaşında kuzeni Franz Joseph ile evlenerek girdiği Saray'da aynen Prenses Diana gibi mutlu olamaz. Saray'daki tüm seremonilerden nefret eder. Sigara içmek, ata binmek, sürekli jimnastik yapmak gibi o dönemde hanedan tarafından hoş karşılanmayan hobiler edinir. Bir süre sonra eşinin kendisini aldattığını öğrenince Hanedandan iyice uzaklaşır, sağlık sorunlarını bahane edip başka şehirlere giderek oralarda yaşamaya başlar. Bu seyahatlerinden birinde Cenevre'de Luigi Lucheni isimli bir Sırp tarafından bıçaklanarak öldürülür. İlginç bir tesadüf olarak Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin Ankara ziyareti, adaşı Kraliçe Sisi'nin öldürülmesinden 126 yıl sonra aynı günlere rastladı.

Türkiye-Mısır ilişkileri bana hep Türk Yunan ilişkilerini hatırlatır. Her ikisi de çok uzun geçmişlere dayanır. Tarihte büyük medeniyetler kuran eski Yunan da, eski Mısır da Türklerle yakın ilişkiler kurmuşlar. İlk bilinen yazılı barış anlaşması Kadeş, Mısır Firavunu ll. Ramses ile Hitit Hükümdarı lll. Hattuşili arasında M.Ö.1269 yılında imzalanmış. Gerek Yunanlılar, gerek Mısırlılar aşağı yukarı aynı tarihlerde Osmanlı hükümranlığına girip çıkmışlar. 400 yıl Osmanlı buyruğu altında yaşamış olmalarına rağmen rahat durmamışlar, özellikle 19. yüzyılda sık sık Osmanlı'ya isyan etmişler. 1832 yılında Kavalı Mehmet Ali'nin askerleri Kütahya'ya kadar gelmiş. Yüz yıl sonra da General Trikopis komutasındaki yunan ordusu Sakarya'ya dayanmıştı. Özetle, Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkiler tıpkı Türk-Yunan ilişkileri gibi "aşk ve nefret" temelinde bir ileri bir geri giderek bugünlere gelindi.

Türkiye'nin 3 Temmuz 2013 yılında, seçilmiş cumhurbaşkanı Mursi'nin Mareşal Sisi tarafından kuvvet kullanılarak iktidardan uzaklaştırılmasını darbe olarak nitelemesi doğru bir karardı. Oysa Kongre'den........

© T24