Bilim insanları ve sağduyu

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

05 Mayıs 2024

Büyük ve kanlı savaş sona ermişti ama insanlığın geleceği açısından karşı karşıya kalınan sorunlar savaşı gölgede bırakacak boyutta dehşet vericiydi.

Şimdi yeni ve daha büyük bir savaş başlıyordu; bu kez insanlığın ortak düşmanının adı "nükleer tehlike".

24 Ocak 1946, savaş biteli daha altı ay bile olmamış, BM Genel Kurulu nükleer silahların tamamen ortadan kaldırılması ve nükleer silahlarla ilgilenecek bir komisyon kurulması çağrısında bulunuyor.

Bildiğimiz kadarı ile o ana kadar nükleer silah sahibi tek bir ülke vardı ve o da iki bombasını bir yıl önce kullanmıştı!

Belli ki bazı ülkeler kendini laboratuvarlara kapatmış silah üretmeye çalışmaktaydı.

Yani, nefesi yeten ülkeler nükleer bomba yapma peşine düşmüş; geleceklerini onların gölgesinde koruyabilecekleri inancındalar.

Çok geçmeden uluslararası toplum, ardı ardına nükleer bombaların denenmesine tanıklık edecektir.

BM tarafından yapılan nükleer silahların ortadan kaldırılması çağrısının üzerinden dört yıl yıl geçer.

29 Ağustos 1949: Sovyetler Birliği, ilk nükleer bombasını Kazakistan'ın Semipalatinsk kentinde başarıyla test eden ABD'den sonra ikinci ülke oluyor.

3 Ekim 1952: İngiltere Avustralya'da nükleer silah denemesi yapıyor. Birleşik Krallık bu ilk nükleer denemesini Batı Avustralya kıyısı açıklarındaki Montebello Adaları'nda gerçekleştirdi ve daha sonra Güney Avustralya'daki Maralinga ve Emu Sahalarında bir dizi test daha gerçekleştirecek.

ABD'de Edward Teller öncülüğünde çok daha güçlü bir bomba için çalışmalara başlanmış; dahası Hiroşima'yı yok eden bombanın 2500 katı daha güçlü bir bombanın üretilebileceği yönünde bilgiler var.

1 Kasım 1952: ABD ilk hidrojen bombasını deniyor. Marshall Adaları'ndaki Enewetak Mercan Adası'nda patlatılan bu bomba Nagazaki bombasından 500 kat daha güçlü.

1 Mart 1954: Amerika Birleşik Devletleri, Pasifik Okyanusu'ndaki Bikini Mercan Adası'nda 17 megatonluk hidrojen bombasını patlatarak J Rongelap ve Utirik bölgelerinin radyoaktif kirlenmesine neden oluyor.

Bu çok güçlü bir bomba; hiç kimse bu ölümcül radyoaktif parçacıkların ne kadar geniş bir alana yayılabileceğini kestiremiyor.

Bir atom bombası Hiroşima'yı yok edebilmişti ancak bir hidrojen bombasının Londra, New York, Moskova gibi büyük metropolleri tümüyle yok edebilme gücüne sahip olduğu gerçaği ile yüzleşiliyor.

Bilim insanları hidrojen bombalarıyla yapılacak bir savaşın insan ırkının sonunu getirebileceği konusunda hemfikirdir.

Doğal olarak bu gerçekle ilk yüzleşenler bilim insanlarıydı. Savaşın son yılında kendi........

© T24