18. İstanbul Bienali güncel sanatın nabzını ölçebildi mi?
Diğer
15 Ekim 2025
Selma Selman, Anakartlar (Motherboard)
Bir kedinin oyunla hayatı keşfetmesinden esinlenen 18. İstanbul Bienali “Üç Ayaklı Kedi” başlığıyla hayatta kalmak için direnç geliştirme ve gelecek olasılıkları üzerinden şekillendi.
Güncel sanatta merkeze uyumlanmayı reddeden, kültürel olarak yabancılığı sahiplenen çeperde olma hali tıpkı diğer uluslararası bienallerde olduğu gibi son İstanbul Bienali’nin de çatısını oluşturdu. Kavramsal çerçevesi oyun temasıyla buluşan son edisyon; ortak mücadeleden çok dayanıklılık ve farklılıkların altını çizdi. Yıkımların giderek arttığı dünyada kırılganlıklarımızın gücümüz olduğunu vurgulayarak hem de…
18. edisyonun küratörü Christine Tohmé, iktidarların ötekileştirdiği farklı yaşam biçimlerinin başka bir dünya kurmak için olasılıklar sunma potansiyellerine odaklandı. Ancak Tohme’nin ağırlıklı olarak geçmiş yıllardaki üretimlere yer vermesi, değişen dünyada sanatın nabzını ölçmemizi zorlaştırdı. İki yıl önce yapılsaydı da çok farklı olmazdı dedirten Bienal’deki eserlerin 18. edisyona özel üretildiklerini söylemek nerdeyse imkânsız. Çoğunlukla koleksiyonlardan seçilen işler, şehirle ilişkisel bir diyalog kurmadığı gibi İstanbul sadece Bienal’e mekânsal bir zemin sağlamakla yetindi.
Son bienalin dikkat çeken yönlerinden bir diğeri ise -aksi iddia edilse de- “coğrafi köken”in işlerin niteliğinin önüne geçmesi oldu. Tohmé’nin “öteki”nin olasılıklarına yönelen bakışı yer yer kendi içine kapanan bir aynaya dönüştü. Farklılıkları görünür kıldı ama aynı zamanda dondurdu da. Bu kırılma belki de bienalin asıl anlam katmanını oluşturuyor denebilir. 18. İstanbul Bienali, tam da bu eksiklik duygusuyla, günümüz sanatının çelişkili gerçeğini hatırlatıyor.
Altın kaşıkla ölçülen değer
Yine de bazı sanatçıların sanat pratiklerini bir ritüele dönüştürerek ötekileştirilen, görmezden gelinen hayatlara ve onların kültürel ve kişisel tarihlerine gecikmiş bir saygıyı teslim etmeleri açısından dikkat çekiciydi. Bu bağlamda Bienal’in kavramsal çerçevesine oturan önemli işlerden biri Bosna’da bir Roman topluluğunda büyüyen Selma Selman’ın, Anakartlar (Motherboard) adlı performansı ve yerleştirmesiydi.
Bienal açılışında aile üyeleriyle İstanbul Modern’de bir performans........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein