Veliahtlığın cinsiyeti var mı? |
Diğer
T24 Haftalık Yazarı
28 Aralık 2025
Esenler Otogarı’nda geçen Veliaht, boğaz manzarasını görmediğimiz nadir dizilerden. Otogarın hâkimi Zülfikar, “Burası İstanbul’un ta kendisi” diyerek şehrin ihtişamlı yalılar üzerinden hayal edilmesini sorgular. Karslı ailesindeki güç savaşlarıyla veliaht değişse de asıl hükümdarlık otogarda. Karakterlerle mekânı zekice buluşturan jenerikte otogar, sakinlerini avcunun içine almış.
“Esenler kızımı değil, oğlumu istiyor” der Zülfikar. Patronun kızı Derya’yı değil de oğlu Zafer’i isteyen otogar adeta ulvi bir figür. Kadınları veliaht seçmeyen cinsiyetçi düzenin metaforu. Tahtı erkeklere yakıştıran efsaneleri içselleştiren baba, güçlü ve özgür bir birey olmaktan çok ataerkil toplumun hizmetkarı.
“Kadınlar dünyayı yönetiyor baba! Senin derdin koltuk” der Derya, veliahtlığı kızı yerine tesadüfen tanıştığı Timur’a (Akın Akınözü) layık gören babasına. İktidarı erkeklere atfeden düzene karşı cesurca savaşır. Yükselme arzusu aşka yenik düşmez.
Derya’nın ablası Kudret’in saltanatı, konağın dört duvarıyla sınırlı. Evden çıkmaktan korkan erkek kardeşinin aksine tutsaklığı kendi seçmiş. Zafer’in ablası/annesi rolünü oynamasa adsız sansız Bayan Hiç Kimse olacak. Bahçe kapısından çıkmasın diye kardeşini silahla korkutmuş. İyileştiğine inandırarak ilaçlarını bıraktırmış. Yemeğinden evliliğine kadar kontrol ettiği Zafer, Kudret’in tek zaferi.
Kudret, “Ben bu evin hafızasıyım” dese de kendi kişisel tarihini yazamamış. Evdekileri “hizaya” getirmekle övünen kadın, kendisini öyle bir hizaya getirmiş ki değil aşkını yaşamak nefes almaktan korkuyor. Her daim toplu saçları ve belini saran dar kıyafeti, karakterin sıkışmışlığını resmeder.
Tutsaklığıyla övünen Kudret, hemcinslerini özgür bırakır mı? Ataerkil düzenin devam........