Kartalkaya faciasının düşündürdükleri
Diğer
24 Ocak 2025
Kartalkaya olayında hayatını kaybedenlerin sayısı her gün artarak 78 kişiyi buldu. Böylesine toplu bir ölüm olayını uzun zamandır yaşamamıştık. Aslında şiddete alışık bir toplumuz; onca savaş yaşamış... Gerçi en belalısı olan İkinci Dünya Savaşı’na o dönemdeki siyasetçilerimizin becerisi sayesinde bulaşmamıştık. Hepsinin ruhu şad olsun... Ama onun dışında savaş, şiddet, kitlesel ölüm gibi olaylar, tarihimizde ve çağımızda yabancı olduğumuz şeyler değil.
Son dönemde çok acı olmakla beraber daha bireysel facialara tanık olmuştuk. Milletçe bizi üzen Narin çocuk olayı gibi...Ve aylar boyu Narin ve ailesinin hikâyesini adım adım izlemiştik. Ardından başkaları geldi. Ya da farklı bebek veya hastane olayları... Yapay diziler veya serilerden daha etkili oluyorlardı toplumun büyük kesimi için...
Ama Kartalkaya olayı hepsinin üzerine geldi. Eski deyimle her şeye tuz-biber ekti. Hem de tam okulların tatile girdiği bir dönemde, Anadolu’nun göbeğinde devasa bir otele; böylesi bir olay için uzun zaman ideal sanılmış bir yapının içine ailecek, çoluk-çocuk gelen bir kitle, bir gece yarısında kendisini alevlerin içinde buldu. Ve her gün biraz artan sayılarla sonunda -ve şimdilik- 78 insan can verdi. O ailelerin her biri oraya mutlu birkaç gün geçirmek için gitmişlerdi. Onun yerine kendilerini ölümün kucağında buldular.
Ve adına ortak vicdan denen, asgari ölçüde uygar her toplumun sahip olduğu o olay bizde de patladı. Öylesine ki, birçok konuda ayrılmış, siyasette bölünmüş, gündelik hayatta kavgacı toplumumuz, bu konudaki büyük matemde birleşti. Böylesine bir kitlesel ölüm, sanki toplumumuzu inanılmaz biçimde birleştirdi: aynı ya da en azından benzer kaygılarda; sanki aynı zamanda akıttığımız gözyaşlarında... Gerçi her an ölüm sayısı artıyor, hayatını kaybeden her vatandaşın veya ailenin özel dramı ortaya çıkıyor. Ve her........
© T24
visit website