Hitler Naziliğinin tarihine çok özgün bir bakış

Diğer

04 Aralık 2025

AMRUM

X X X

Yönetmen: Fatih Akın
Senaryo: Fatih Akın, Hark Bohm
Görüntü: Karl Walter Linderlaub
Müzik: Hainbach
Oyuncular: Jasper Billerbeck, Laura Tonke, Lisa Hagmeister, Kian Köppke, Lars Jessen, Detlev Buck, Diane Kruger, Matthias Schweighöfer, Hark Bohm

Alman filmi, 2025

Fatih Akın, malum, bizim ‘Alamancılarımız’dan biridir. Yani kendi ülkesini terk edip başka bir ülkede çalışmaya ve sanatını orada icra etmeye kararlı biri... Tıpkı yakın zamanda çok adı edilen ve bu kez kendisini uzun zaman önce İtalya’ya ve onun farklı kültürüne adayan Ferzan Özpetek gibi...

Ama durum ikisi için de aynıdır. En azından benzer... Kendi kültürlerinin temellerini korur ve asla unutmazlar. Ama aynı zamanda işin içine uluslararası planda farklı kültürler katılır. Ve bu örneklerde olduğu gibi sonunda hayli lezzetli ürünler ortaya çıkar. Yani o önlenemez memleket hasretini, o evrensel başarılar ve ödüller giderir. Ki bu da az şey mi?

Önce Fatih’in geçmişine bir bakalım. 1973 yılında Hamburg’da bir Türk aileden geliyor. Büyüdükçe tipik bir Doğu yakışıklısı oluyor, sanat eğitimi alıyor. Ve 1990’larda kısa filmlerle başlıyor. İlk uzun filmi İn July, ardından Solino, Head-On, Crossing the Bridge-İstanbul’un Sesi. Sonra belki daha kalıcı filmler: 2000’lı yıllarda Yaşamın Kıyısında, Takva. Aynı zamanda yapımcı ve oyunculuk da yapıyor. Ve işte son filmi karşımızda...

Almanya’da ve Almanca olarak geçen film, ülkenin pek bilinmeyen ve hem denize hem de ormana yakın olan Amrum kasabasında geçiyor. İkinci Dünya Savaşı’nın sonu yakındır ama biz asıl kahramanlar olan aileler, çocuklar ve okul konularına daha çok tanık oluruz. Çünkü bu bir savaş filmi değildir, hem de kesinlikle… Savaşın insanlara uzaktan da olsa nasıl etki yapacağına dair bir filmdir. Yani aslında hayli özgün bir konu...

O öğrenciler kitap okur ve örneğin Herman Melville’in Moby Dick adlı klasiğini birbirlerine geçirirler. Komşu Polonyalılardan söz edilir. Ya da savaştaki düşmanları için “Kahrolası İngilizler” denir. Ayrıca savaş acısını hatırlatan karakterler çıkar. Örneğin bir kolu olmayan adam gibi...

Ama filmin kendine has bir özelliği daha vardır. Ülkenin kendine has doğasından ve hayvan hazinesinden yararlanmak... Böylece börtü-böcek çok zengin biçimde gösterilir, kesilen tavşanlar içinizi yaralar. Ve bu ‘anakaralılar’ (filmde sıkça kullanılan bir deyiş), uzakta olanları sanki yakından........

© T24