Avukat Gülcan Kartal: Türk Ceza Kanunu’nda mobbing düzenlenmemiştir, gerçekleştirilen fiiller var olan düzenlemeler ile cezalandırılır
Diğer
08 Ocak 2025
Mobbing, iş yerlerinde sessizce ilerleyen bir yıkım süreci. Kimi zaman küçük bir eleştiriyle başlıyor kimi zaman ise tamamen kişiyi hedef alan bir strateji haline geliyor. Hukuki açıdan bakıldığında, Türk Ceza Kanunu hala bu sorunu tanımlamakta eksik kalıyor. Ancak Türk Borçlar Kanunu’nda 2012 yılında yapılan düzenlemeler, mağdurlar için bir mücadele zemini sunuyor. Buna rağmen, mobbingin tanımı ve ispatı hala muğlaklıklarla dolu. Bu nedenle mağdurları yıpratıcı ve uzun bir süreç bekliyor.
Bu durum yalnızca çalışan kesimi değil, mesleklerinde prestijli kabul edilen kişileri de etkiliyor. Öyle ki, Amerika’da yapılan bir araştırma, her dört avukattan birinin mobbinge maruz kaldığını ortaya koyuyor. Bu, adaletin savunucuları için bile mobbingin ne kadar yaygın bir tehdit olduğunu gösteriyor. Hak arama mücadelesi ise çoğu zaman yalnız başına yüklenilemeyecek kadar ağır.
Avukat Gülcan Kartal ile mobbing mağdurlarının yaşadığı zorlukları, hukuki yolları ve umut veren çözümleri konuştuk. Kartal, mobbingin bireylerin yalnız başına karşı koyamayacağı kadar sistematik ve yıpratıcı bir süreç olduğunu vurguluyor. Bu nedenle profesyonel destek almak ve dayanışma içinde hareket etmek, mücadelede belirleyici bir önem taşıyor.
Eğer mobbing mağduru olduğunuzu düşünüyorsanız, unutmayın ki yalnız değilsiniz. Hukuki yollar, doğru rehberlikle aşılabilir ve adalet yerini bulabilir. Haklarınızı aramaktan çekinmeyin, çünkü adalet, en çok mücadele edenlerin omuzlarında yükselir.
- Mobbing nedir ve hukuken nasıl tanımlanır?
Mobbing kavramının karmaşık bir yapıya sahip olmasından dolayı bir tanım zorluğu ve çeşitliliği var. En kısa haliyle iş yerinde psikolojik tacizdir. Uygulandığında, çalışanın kişilik hakları ihlal edilmektedir. Kişinin onurunu zedeleyen, psikolojik ve fiziksel sağlığı üzerindeki kalıcı ve olumsuz etkileri olan, genel olarak iş verimine, ekonomiye ve sosyal hayata zararları olan bir tür şiddettir. Kanunlarda mobbingin açık bir tanımı yapılmamıştır. Yargıtay içtihatlarında mobbing tanımlanmıştır. Mobbinge ilişkin ilk karar olma özelliği taşıyan, Yargıtay tarafından da onanan Ankara 8. İş Mahkemesi’nin 2006 tarihli bir kararında mobbing “İşyerinde bireylere üstleri, eşit düzeyde çalışanlar ya da astları tarafından sistematik biçimde uygulanan her türlü kötü muamele, tehdit, şiddet, aşağılama vb. davranışlar” olarak tanımlanmıştır.
- Türkiye’de mobbing vakaları için hangi kanunlar geçerli?
Anayasa, Medeni Kanun, Borçlar Kanunu, Ceza Kanunu, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ve İş Kanunu’nu sayabilirim. Mobbing, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olan Türk Borçlar Kanunu ile yasal düzenlemeye kavuşturulmuştur. Yasal düzenlemeden önce de yerleşik Yargıtay uygulaması ile ve uluslararası mevzuatla koruma sağlanmıştır. Mobbingin, kanunlarda özel bir düzenlemeye tabi olmamış olması, mobbing eylemlerinin yaptırımsız kaldığı anlamına gelmemektedir. Gözetme Borcu’nun ve kişilik haklarının ihlali kapsamında yargılamalara konu olmuş ve kararlar verilmiştir. Türkiye’de mobbing ile ilgili psikolojik taciz ve mobbing terimlerine açıkça yer veren ilk mevzuat 2011/2 sayılı İşyerinde Psikolojik tacizin (Mobbing) Önlenmesi Başbakanlık genelgesidir. Mobbingin “Sistematik kasıtlı olarak çalışanın aşağılanması, küçümsenmesi, dışlanması kişiliğinin ve saygınlığının zedelenmesi, kötü muameleye tabi tutulması yıldırılması ve benzeri şekillerde’’ ortaya çıkacağı belirtilerek bir tanımlama yapılmıştır. Kamu ve özel sektör tüm işyerlerini kapsayan, önleyici tedbir ve tavsiyeleri de içermektedir. Türk Ceza Kanunu’nda mobbing düzenlenmemiştir. Ancak mobbing sürecinde gerçekleştirilen fiillerin; var olan düzenlemeler ile cezalandırma yaptırımı........
© T24
