Devlet üniversitelerinden kontenjan düşürmek doğru mu? |
Diğer
12 Kasım 2025
Hukuk eğitiminde talep düşmesini değerlendirdiğim geçen haftaki (5 Kasım) yazıma önceki YÖK Başkanı, bazı baro başkanları ve bazı hukuk fakültesi dekanları dahil, çok sayıda geri dönüş aldım.
Önceki YÖK Başkanı Sayın Yekta Saraç yazı hakkında aradı ve konu hakkında kendi dönemi kapsamında bazı somut bilgiler de verdi. Bu vesileyle bazı hususların da altını çizdi.
Örneğin hukuk fakülteleri için tercih barajının 125 binden 100 bine çekilmesi ve böylece kalitenin daha yukarıya çekilmesi kararının kendi döneminde alındığını; hatta bu konudaki özel bir görüşmede Sayın Cumhurbaşkanı’nın da bunu isabetli bulduğunu vurguladığını; kararın öngörülebilirlik açısından sorun doğurmaması için hemen o yıl değil, bir sonraki yıl yürürlüğe girmesinin uygun görüldüğünü; ne var ki kendisinin görevden ayrılmasının hemen akabinde bu kararın alel acele geri alınarak tekrar 125 bin barajına geri dönüldüğünü biraz da üzülerek belirtti.
Hatta geçen baharda alınan tekrar 100 bin barajı getirilmesi kararının geçiş süreci öngörülmeden hemen uygulamaya koyulmasının hukuka aykırılığının YÖK müktesebatı açısından bariz olduğunu ve Danıştayca iptal edileceğinin baştan belli olduğunu ifade etti.
Bu konuyla bağlantılı olarak devlet hukuk fakültelerinde kontenjanın yarıya düşürülmesi hususunda özel üniversite lobilerince kendi döneminde de talepler olduğunu; fakat kendisinin “kamucu” bir yaklaşımla bu baskılara direndiğini; ne var ki bu yıl devlet hukuk fakültelerinin kontenjanlarının yarıya düşürülmesine karşın vakıf hukuk fakülteleri kontenjanlarına dokunulmamasını anlamakta güçlük çektiğini ve isabetsiz bulduğunu vurguladı.
Sonuçta yükseköğretimde öğrenci kontenjanı meselesi gibi konuların özel sektöre kaynak aktarımı veya yüksek öğretimin özelleştirilmesi odaklı olarak görülmemesi gereken ve özellikle de maddi durumu........