Büyükşehir belediye meclislerindeki sorun

Diğer

17 Ocak 2024

Yaklaşık iki ay sonra yerel seçimler yapılacak.

Yerel seçimlerde büyükşehir belediye başkanı, ilçe/belde belediye başkanı, ilçe belediye meclis üyeliği, il genel meclisi üyeliği (büyükşehir statüsünde olmayan illerde) ve muhtar için oy kullanılacak.

Halen büyük sayılabilecek iller (en büyük 30 il) büyükşehir statüsünde olduğu ve büyükşehir belediye sınırları il sınırlarına genişletildiği ve ayrıca büyükşehir olan illerde asıl önemli yetkiler büyükşehir belediyelerine verildiği ve ilçe belediyelerine kalan yetkiler son derece sınırlı olduğu için, aslında yerel seçimlerde kamuoyunun gözü büyükşehir belediyelerinde olacak.

Yerel yönetimlerde asıl önemli yetki ve görevler büyükşehir belediyelerinde olmasına karşın, mevcut sistemde ne yazık ki büyükşehir belediye meclisleri üyeliklerine halk doğrudan seçim yapamıyor.

Çünkü kanun, büyükşehir belediye meclisleri üyelerinin doğrudan seçimle gelmesi yerine, ilçe belediye meclis üyeleri arasından bir anlamda "atamayla" veya "görevlendirme" ile gelmesini öngörmüş. İlçe belediye meclisi üyelerinin beşte biri, ilçe belediyesi için alınan oy oranına göre büyükşehir belediye meclisinde görevlendiriliyor.

Başka bir anlatımla, mevcut büyükşehir belediye meclisleri üyeleri aslında yerel seçimlerde doğrudan halk tarafından büyükşehir belediye meclisleri üyeleri olarak seçilmemişlerdir. İlgili ilçe belediye meclisi üyeleri olarak seçilmelerine karşın, sonradan ayrıca büyükşehir belediye meclis üyeleri olarak "görevlendirilmişlerdir".

Diğer bir ifadeyle, örneğin şu andaki İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Adana gibi Büyükşehir Belediye Meclisi üyelerini halk bu göreve doğrudan seçmemiş ve sadece ilgili ilçe belediye meclis üyeleri olarak seçmiştir.

Yani bunları da halk seçmiş ama o görev için değil başka görev için seçmiştir. Ama daha önemli görevleri, doğrudan seçildikleri değil seçilmedikleri görevdir.

Gerek yürütülen görevlerin mahiyeti ve kapsamı, gerekse yetki kullanılan alanın büyükşehirlerde ilçelere göre çok daha büyük ve geniş olması açısından, büyükşehir belediye meclisi ile ilçe belediyelerinin aynı kefeye konulması doğru değildir.

Diğer yandan, örneğin sadece Mamak'ta ya da Çubuk'ta halk tarafından seçilmiş bir ilçe belediye meclisi üyesinin, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinde de görevlendirilmiş olması durumunda, aslında kalan diğer ilçelerdeki halk tarafından seçilmemiş olmasına karşın, diğer ilçeleri de ilgilendiren tüm Ankara il sınırları için yetki kullanması demokratik katılım açısından meşru değildir.

Bu durum halkın doğrudan büyükşehir belediye başkanı olarak seçtiği kimselere muhalif çoğunluğa sahip büyükşehir belediye meclislerinde (İstanbul ve Ankara gibi) çok daha ciddi ve önemli bir demokratik meşruiyet sorunu doğurmaktadır.

Aslında doğrudan halk tarafından bu göreve seçilmemiş kimseler, doğrudan halk tarafından seçilmiş kimseleri idari, hukuki ve siyasi açıdan bloke edebilmektedirler.

Kanaatimce mevcut bu yasal durum Anayasaya aykırıdır.

Nitekim Anayasa'nın yerel idareleri düzenleyen 127. Maddesinin 1. Fıkrasında, yerel yönetimlerin "karar........

© T24