Büyüğe saygı göstermek, küçüğü korumak Anadolu’nun çok değerli geleneklerindendir. Hani AKP’nin kaldırdığı andımız vardı ya “Küçüklerimi korumak, Büyüklerimi saymak” o geleneklere en güzel örneklerinden biriydi. Bu gelenekler toplumu birleştiren, gelecek nesillere aktarılması açısından son derece hayati önem taşımaktadır. Şimdi diyeceksiniz ki durup dururken bu nereden çıktı?
Özgür Özel- Devlet Bahçeli arasında geçen diyaloğa bakış açımı, türlü spekülasyonlarla değil de “saygı” çerçevesi açısından yorumlamaya çalıştım. Kendinden büyük bir insanın uzattığı eli geri çeviremez dedim. Sayın Bahçeli ile karşılaştığında, Bahçeli’nin ilk kez yumuşak üslup ve saygı çerçevesinde konuşması karşısında Sayın Özel ne diyebilirdi ki diye düşündüm. Zaten Türkiye’nin kurucu partisi CHP’nin başındaki isim böyle bir yanlışa düşmez, bir bildiği vardır diye düşünmek istedim. Ama kendimi inandıramadım. Yani olmadı Sayın Özel, olmadı…….
Eğer siyasette yumuşamak önceliğimizse, yumuşama birebir de değil kürsüde konuşurken olmalıdır. Kürsüde Halk TV’yi, saygın dört gazeteci ve CHP’yi hedef göstererek hakaretler yağdırıp sonra da resepsiyonda karşılaşınca gülerek, bu konuşmaları siyaseten deyip geçiştirmeye........