Portreler VI: Mark Knopfler - Elektro Gitarın Şairi IX

Mark Knopfler daha baştan Dire Straits’in hemen hemen her şeyi idi. Hatta grup tamamen dağıldıktan sonra bile konserlerinde grubun parçalarını sanki birer Knopfler parçasıymışlarcasına çaldı durdu. Yalan da sayılmazdı hani, Dire Straits’in tüm parçaları onun tarafından yazılmıştı. Grubun tüm elemanları, hatta en uzun süre yanında kalacak olan John Illsey bile değişecekti grubun hepi topu 14 yıllık tarihinde. Sadece o, Mark Knopfler kalacaktı. Sanki herkes dağıldığında birileri geri geldiğinde bulabilsin diye bırakılmış bir yer işaretleyiciydi Knopfler, onun olduğu yer idi Dire Straits.

Grubun çıkış albümü grup ile aynı adı taşıdı; Dire Straits. 1978’de raflardaki yerini aldığında İngiltere aslında Punk müziğe teslim olmuş denilebilirdi. Albümde dokuz parça vardı. Aslında kimilerine göre albüm niteliksel olarak iki ayrı bölümden oluşmaktaydı. Birinci bölümdeki parçalar (Down to the Waterline, Water of Love, Setting Me Up, Six Blade Knife, Southbound Again) ikinci bölümdeki parçalardan (Sultans of Swing, In the Gallery, Wild West End, Lions) daha az çarpıcı ve derinlikliydi. Ayrıca iki bölüm arasında Knopfler’ın yaşamına dair şöyle bir sınır da çizilebiliyordu sanki; birinci gruptakiler Newcastle dönemine, ikinci gruptakiler ise daha çok Londra dönemine ait gibi görünüyorlardı. Pek tabii ki albümün hit parçası Sultans of Swing oldu; zaten daha albüm çıkmadan bazı radyolarda ısrarlı bir şekilde dönmüştü parça. Knopfler’ın buradaki gitar solosu hem yaratıcılığını ve yeteneğini sergiler nitelikteydi hem de sonraki pek çok yeni gitaristi etkileyecek bir tarz ortaya koymaktaydı. Albüm kiliseden bozma bir kayıt stüdyosunda kaydedildi. Stüdyonun olduğu yer şehrin nezih yerlerinden biri değildi pek tabii ki.

Albüm büyük bir başarı yakaladı. Sultans of Swing hem Rock tarihinin hem de grubun en gözde parçalarından biri oldu. Aslında albümün başarısı beklenmedik bir şey idi. Beklenmedikti çünkü bir bütün olarak Rock müzik inişte, Punk çıkıştaydı. Bahsedildi Hard Rock hem işçi sınıfından gelen köklere sahipti, hem de 1960’ların sonu 1970’lerin başı gibi yükselen öğrenci hareketliliği için de kültürel dışavurum şansı sağladı. Tepki paradoksal bir şekilde içeride Keynesyen monoton refah rejimine dışarıda ise emperyalist müdahalelere karşıydı. David Harvey, Yeni Liberalizmin Kısa Tarihi’nde bir yerlerde 68’in çok da farkında olmadan refah toplumunu hedefe oturtarak Yeni Liberalizmin yükselişine yardım ettiğini ima etmektedir; aslında bu eleştiri bir yere kadar Rock ve Hard Rock’a karşı da yöneltilebilir. İngiltere derin stagflasyon içine girdiğinde Keynesyen refah toplumunu yerle bir edecek siyasal fırtına da başlamak üzereydi. Hard Rock’ın ikircikli devrimci öfkesi yerini çalışan sınıfların yenilgisinin derin melankolisine bırakmak üzereydi.

Punk bu melankolinin aslında özellikle çalışan sınıfların genç üyelerinde yarattığı bir tür patlamanın sonucuydu. Thatcher’ın “Başka Bir Alternatif Yok” hükmü doğru gibi görünmeye başlayınca başka bir dünyanın mümkün olmadığına ve olanaklı olan tek dünyanın da b.k gibi bir yer olduğuna dair algı muazzam bir öfke yarattı. Özellikle gençlerde bu kendinden geçmeye yol açan, bir tür hiçleşmeyle iç içe gelişen, ve estetik olmayan bir öfkeye yola açtı; Punk bu idi aslında. Daha eğitimli kesimlerde bu yenilgi dışarıya öfke tükürmek (Punk grupları gerçekten konserlerde tükürüyorlardı) yerine bir tür iç geçirmeye, içe dönmeye, küsmeye yol açtı. Alternatif Rock içe dönmenin ezgisi haline geldi. İşte bu dönüşüm sırasında Dire Straits’in ve Knopfler’ın görece sakin ve kendini bilen ve tüm sakinliğine rağmen Hard Rock’ın temel yönergelerinden ayrılmayan müziği bir tür “soluklanın” uyarı levhası gibiydi. Dire Straits’in müziğindeki Amerikan Jazz’ı ve Karayipler Reggae’si etkisi bu soluklanmayı sağlıyordu, Bob Dylan’ın müziği gibi de oldukça sıcak ve samimi bir havası vardı. İngiltere hızlı ve telaşlı bir karşı-devrimi yaşarken Dire Straits bir tür mola sağlıyordu.

Grup ilk albümden önce başladığı yoğun turne trafiğine devam ederken 1979’da ikinci albüm, Communiqué, piyasaya çıktı. Aynı yıl Thatcher seçimlerde İşçi Partili........

© soL