menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

'Demokrat' Avrupa’nın maceraları

13 22
07.10.2025

Filistin’de süren soykırım, dünya halklarının Sumud Filosu’nda somutlaşan direnişi, odun kesici Trump’ın hınk deyici işbirlikçileri tarafından ayakta alkışlanan Filistin’i imha planı derken bir ara pek gözde olan bir girişimin son toplantısı enikonu gölgede kaldı.

Avrupa Siyasi Topluluğu (AST) 2 Ekim’de Kopenhag’da 7. Zirvesini gerçekleştirdi. 2022 yılında Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un girişimiyle özellikle Rusya’dan Avrupa’ya yönelen tehdit gerekçesiyle oluşturulan topluluğun bu zirvesine Türkiye katılmadı. Oysa altı ay önce Arnavutluk’ta düzenlenen 6. Zirve’ye Akepe Genel Başkanı da katılmış, Türkiye’nin Avrupa’nın güvenliği, ekonomisi ve savunma sanayii için ne kadar önemli olduğunu ballandıra ballandıra anlatmıştı.

O sıra hâlâ Avrupa’ya bir yerlerden çengel atar mıyız umudu pek canlıydı. Trump’tan randevu da henüz alınamamıştı. Neyse ki Oval Ofis’e gidildi, süt dökmüş kedi pozları verildi, halkın cüzdanındaki son birkaç kuruş ev sahibine takdim edildi, bir miktar "meşruiyet" devşirildi, bunun bir kısmı da Cumhuriyet tarihinin temsil kabiliyeti en düşük parlamentosuna 3-4 fotoğraf karesi aracılığıyla aktarıldı.

Akepe-Mehape düzeninin o aralar Avrupa cilasına ihtiyacı vardı. Amerikan imalatı cila bulununca Kopenhag’a gitmeye de gerek kalmadı deyip konumuza dönelim.

AST Avrupa Birliği ülkeleri ile birliğe üye olmayan çeper ülkeleri kapsayan bir platform. Bir ara bizdeki birkaç şaşkının söylediği gibi AB’nin bekleme odası filan değil. Kaldı ki, şayet yapılırsa 9. veya 10. zirvesi muhtemelen Brüksel’deki AB Komisyonu binasının bir odasında gerçekleşir ve bu girişim de benzerleri gibi unutulur gider.

Benzerleri deyince aklıma ilk gelen yine Fransa’nın uydurduğu anlı şanlı Akdeniz için Birlik (AiB) girişimi. Bu yazıda kullanmak için internette ararken bile bulmakta zorlandım. AiB kurumsal olarak var hâlâ ama sesini duyan kalmadı. Tümüyle konjonktürel ve geçici heveslerle gündeme getirilen bölgesel girişim veya örgütlerde rastlanmayan bir şey değil. Öldüklerini herkes biliyor ama cenazesinin kalkması yıllar alıyor.

Neyse efendim, sessiz sedasız gerçekleşen AST’nin 7. Zirvesi’nde ele alınan ilginç konulardan biri Rusya’nın Avrupa’daki mali varlıklarına el konulması meselesiydi. Rusya-Ukrayna savaşının başından beri tartışılan bu konuda genel bir mutabakat oluşacakken, beklenmedik bir ülkeden, Belçika’dan itiraz geldi. Belçika’nın gayet ırkçı ama bir kadar da ultra liberal başbakanı De Wever Rusya yanlısı olduğundan filan değil, özel mülkiyete ve servetlere el konulması bağlamında kötü bir örnek oluşturacağı için bu uygulamaya karşı çıktı.

AST ve onunla eşzamanlı geçekleştirilen AB Zirvesi’nin ana teması elbette Avrupa’nın Rusya’nın olası saldırısından korunmasıydı. Trump’ın........

© soL