menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Savaşlar nasıl biter?

13 32
21.10.2024

Geçen haftaki yazımda Birleşmiş Milletlerin bugünkü dünyamızda karşılaştığımız sıcak savaşları önlemekte ve başladıktan sonra durdurmaktaki aczine değinmiştim. Sorun örgütün zaafından ziyade üye ülkelerin irade eksikliğinden kaynaklanıyor. Bu durum da zaten dünyada yoldan çıkan ülkeleri yola sokacak bir jandarma olmasını istemeyenlerin arzularını yansıtmaktadır.

Savaşları durdurmak dış müdahaleyle olamıyorsa başka seçenek nedir sorusunu cevaplamaya çalışmak yakın çevremizde iki kanlı mücadelenin devam ettiği ortamda belki gereklidir. Tabii ileriyi tahmin etmeye çalışmak, özellikle uluslararası sahne söz konusu olduğunda bir hayli tehlikelidir. Uluslararası ilişkilerde yapılan hataların belki en önemlileri öngörüsüzlükten kaynaklanıyor diyebiliriz. Liderler önlerini göremiyor ve bu yüzden hata yapabiliyorlarsa, benim gibi alelade vatandaşlar için haliyle bu daha da zordur.

Geriye baktığımızda savaşlar ya bir tarafın tükenmesi neticesinde teslim olması, ya da başka devletlerin araya girmesiyle yapılan barış müzakereleriyle sona erdiğini, çok genel ifadelerle ifade etmek mümkün. Örneğin Birinci Dünya Savaşı Almanya, Avusturya-Macaristan, Bulgaristan ve Osmanlı İmparatorluğunun tükenmesi neticesinde teslim olmalarıyla bitmiştir. Arkasından gelen Kurtuluş savaşımız Yunanistan’ın yenilgisi ve işgal ettiği Anadolu ve Trakya topraklarından çekilmesiyle sona ermiştir. İkinci Dünya Savaşında Almanya yenilmiş, işgale uğramış ve teslim olmaya mecbur kalmıştır. Japonya cephede yenilmemiş olmakla beraber ülkesine atılan iki atom bombasının yarattığı felaket neticesinde savaşın sürdürülebilir olmadığına kanaat getirerek teslim olmuştur. Bazı savaşlar, mesela Kore Savaşı, her iki tarafın da kesin galibiyeti veya mağlubiyeti olmaksızın ateşkesle geçici olarak sonlandırılabilmekte, sonra bu ateşkesin on yıllarca yerini kalıcı bir barışa bırakmaksızın devam edebildiğini göstermektedir. Vietnam’da ABD ciddi bir hezimete uğramış, askerlerini çektikten sonra kurmaya çalıştığı yönetim kısa zamanda yıkılmıştır. Afganistan’da değişik dönemlerde Sovyetler Birliği ve ABD yenilgiye uğramış, askerlerini geri çekmek durumunda kalmıştır. Orta Doğu’da ise İsrail ile çeşitli Arap ülkelerin arasında 1948, 1956, 1967 ve 1973 yıllarında meydana gelen savaşları büyük ölçüde İsrail kazanmış, genelde de bu sayede topraklarını genişletmeye başarmıştır. Ancak savaş bitse de, yerini kalıcı bir barışa bırakmadığı malum. Buna karşılık 1980 ile 1989 yılları arasında dokuz yıl devam eden İran-Irak savaşı herhangi bir toprak alışverişi olmadan sona ermiştir.

Bunlar ilk akla gelen örnekler. Bu örneklerin bölgemizde devam etmekte olan ve her gün binlerce ölüme sebep olan iki sıcak savaşın ne şekilde bitebileceğine ilişkin bir ışık tutabilmelerinin mümkün olup olmadığına bakmalı belki.

İlk önce söylenebilecek şey her iki savaşa da dışarıdan müdahale olmayacağıdır. İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde Avrupa kıtasında çıkan ilk sıcak mücadele olan Yugoslavya’daki savaş, ABD’nin liderliğinde NATO’nun kararlı müdahalesiyle sona ermiştir. Ancak bu müdahale Yeltsin Rusya’sının işe karışmama kararıyla mümkün olabilmiştir. Bugün olsa Putin’in bölgedeki proaktif siyaseti neticesinde ABD askeri uçaklarının 1995 yılında olduğu gibi Belgrad’ı bombalamasına sessiz........

© Serbestiyet


Get it on Google Play