Mustafa Kemal’in büyümeyen çocukları

Son yerel seçim sonuçları toplumun psikolojisi açısından anlamlı bir duruma işaret ediyor: CHP’ye karşı hoşgörülü ve ümitli olmak istiyoruz. Yanlışlarına işaret etmek içimizden gelmiyor. Doğru yönde ilerlesin, doğru işler yapsın, en azından gerçekçi bir iktidar alternatifi olsun, ama daha da ötesinde iktidara gelip bizleri bu giderek devlet tahakkümüne sığınan İttihatçı rejimden kurtarsın istiyoruz.

Muhafazakarların bir bölümü CHP’ye olumlu bakma açısından kadim önyargı eşiğini geçmiş durumda. Geriye kalanların önemli bir kısmı ise şu anki iktidarın gidişinin iyiye olmadığını, bir şekilde dizginlenmesi gerektiğini düşünüyorlar.

Dolayısıyla CHP’ye bakarken kaygılarımızı teskin edecek, geleceğe dair umut verecek ‘işaretler’ arıyoruz. Bunlara tanık oldukça olayın altını çiziyor, önemsiyor, söz konusu olumlu işaretin genel doğrultunun parçası olduğunu savunmak istiyoruz.

Aksi yönde işaretler ortaya çıktığında ise karamsarlığa kapılmamak, ‘hiçbir şeyin değişmediği’ gerçeğiyle yüzleşmemek adına olayı es geçiyoruz. Medyada veya sosyal platformlarda tartışılmıyor, sanki o olay olmamış gibi davranılıyor.

Geçenlerdeki ışık kapatıp açma eylemi gibi… CHP’nin bunca yıldan sonra bile bu eylemin siyasi ve sembolik mesajını hala anlamadığı, toplumun ruh halinin, karmaşıklaşan yapısının, beklentilerinin farkında olmadığı, siyaseti değerlendirirken bağlam analizi yapmakta zorlandığı ortaya çıktığında başımızı öte yana çevirdik. Bu girişimin siyasete ne denli uzak ve çiğ olduğunu yazmadık, konuşmadık.

CHP’yi koruma içgüdüsü ağır bastı. Ama belki de aksini yapmak lazım… Çünkü bu yanlışlar tartışılmadıkça CHP yenilerini yapma istidadı gösteriyor. Toplum bu partinin ‘artık’ olgunlaşmasını beklerken, o çocukça tutumunu bir parti ‘kişiliği’ haline getirip, kimliğinin parçası kılıyor.

Bazı eski genel başkanlarla birlikte Özgür Özel’in yüz yıl sonraki CHP Genel Başkanı’na mektubu ‘çocukluk’ evresinin aşılamamasına iyi bir örnek. Yine üzerinde durulmadı. Kamuoyu bunu önemsenmesi gerekmeyen bir ‘ideolojik latife’ gibi görüp geçti.

Ancak CHP’lilerin psikolojisi ve partinin ‘siyasetten’ ne anladığı açısından hazin bir olaydı. Çünkü “Mustafa Kemal’in çocukları” olmakta ısrar, büyümekte zorlandığınızı, çocuk kaldığınızı, giderek çocukluğa sığınıp kendinizi avuttuğunuzu,........

© Serbestiyet