“… için adalet”: Listemizdekiler mi? |
Yaşadığımız her trajedinin “…için adalet” sloganlarıyla sürüyor olması, niye?
2024 Ağustos’unda, Diyarbakır’da, henüz 8 yaşında bir cinayete kurban giden Narin Güran için adalet, mesela! Soruşturmanın gecikmeli yürüdüğü, delillerin (DNA, kamera kayıtları) yetersiz incelendiği, fail konumundaki aile üyelerinin hafif cezalar aldığı, adaletin tam anlamıyla sağlanmadığı, cezasızlık algısının oluştuğu söylendi durdu! Cinayete dair bazı siyasilerin ziyaretleri ve konuşmaları ise cinayeti politik bir çerçeveye oturttu!
2024’ün Eylül’ünde, Van’da, Van Gölü kıyısında cesedi bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş için adalet, mesela! Adli Tıp Raporu, ‘suda boğulma’ dese de, ne ailesi ne de onu sevenler bunu kabul etmedi, “cinayet” dedi… Adaletin geciktiği ve suçluların bulunamadığı bu cinayetin ardından “Rojin için adalet” yürüyüşleri yapıldı… Tam bir yıl sonra, Rojin’in bedeninde 2 erkek DNA’sı tespit edildi! ‘Suda boğulma’ tespiti yapanlar için tek kelime bile edilmedi! İlk otopsisinde bu DNA’lar neden fark edilemedi, bilinemedi!
2025 Ocak’ında, Bolu/Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de çıkan yangında ölen 36’sı çocuk 78 kişi için adalet, mesela! Yangının ardından, olay yerine geç gelen itfaiyeden yangın merdivenlerine, oteldeki yangın söndürme sistemlerinden bu konudaki resmi kurumsal denetimlerin yetersizliğine, çok şey konuşuldu! En çok da, olası sorumlular listesinden çıkmak için çabalayan, belediye ve Turizm Bakanlığı noktasında! Böylesi bir felaketin ardından tek bir istifa bile yaşanmadı, hiç bir siyasi sorumluluk almadı, herkes birbirini suçladı, adaleti arayan ailelerse hala acı içinde…
Peki,........