Koridordaki Sessizlik: Akran Zorbalığına Göz Yummak, Suça Ortak Olmaktır
Okul, sadece ders anlatılan, dört duvarı müfredatla çevrili bir yer değildir. Orası, en temelde, insan olmayı öğrenme sahasıdır; empatiyle yoğrulan, karakterin şekillendiği ve hataların törpülendiği toplumsal bir aynadır.
Fakat o aynada uzun süredir hepimizi rahatsız etmesi gereken kirli bir yansıma var: Akran zorbalığı.
Bu mesele, ne yazık ki yaşla sınırlı değil. Anaokulundaki oyuncak rafından başlıyor, liseli bir gencin sosyal medya hesabına kadar uzanıyor. Ve biz, yetişkinler olarak, çoğu zaman bu sessiz yangını "olur öyle" diyerek izliyoruz.
Zorbalık bir şaka değil, sistemin gölgesinde büyüyen bir kangrendir. "Çocuklar arasında olur öyle şeyler" diyerek geçiştirdiğimiz, "şakalaşıyorlar" diye hafife aldığımız her olay, bir çocuğun kalbine geri dönülmez bir çizik atıyor.
Bu bir davranış bozukluğudur. Anatomisi de bellidir: Kasıt, tekrar ve güç dengesizliği.
Bir söz, bir bakış, bir dışlama; kimi zaman da bir ekranın ardına gizlenmiş dijital saldırı? Bunların hepsi aynı acının farklı yüzleridir. Ancak bu suçun faili asla tek kişi değildir. Böyle bir olay yaşandığında bir çocuğun sırtı dönükse bir başkası alkışlıyorsa, biri de sadece........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Joshua Schultheis
Rachel Marsden