3.Bölüm
Maalesef bölücü terör ve terör örgütü camdan değil, adeta kapıdan ülkemize, köylerimize, mezralarımıza ,kentlerimize ,evimize ve içimize girmişti. Gündüz işinde gücünde olanlar gece örgüt saflarında terörist olup köyleri basıp ,komşularını ,arkadaşlarını, tanıdık tanımadık insanları katletmeye başlamışlardı. Tüm bu hain hareket katliam yaparken bölgedeki mevcut güvenlik kuvvetleri elbette olup biteni seyretmiyordu. İçimizdeki ve dışımızdaki hainlerin başlattıkları yoğun saldırılarla birlikte bir çok vatan evladını ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü uğrunda şehit vermeye başladık.
Bölücü PKK terör örgütü o yıllarda yaptığı katliamlarla insanlık tarihine, insanlık suçlusu bir terör örgütü olarak işlediği insanlık suçuyla not düşüyordu.1990’lı yıllar hiç şüphesiz bu uğurda en çok can alan, kan akıtan milletimize insanlığa acı veren kötü yıllardı.O insanlık dışı terörün azgınlaştığı adeta kudurduğu yıllarda terör ateşi sadece doğu ve güneydoğuya değil ,diğer bölgelere de daha çok yoksulların sıvasız tek katlı evlerine köylere yoksul mahallelere ateş olup düşüyordu. (Bu coğrafyada o terör ateşinin düşmediği ne bir mezra ,ne bir köy ,ne bir mahalle, ne bir ilçe, ne bir il kalmadı.) Ateşi düşüren içimizdeki ve dışımızdaki bölücü hainlerdi. O bölücü hainler o gün Pamuk Geçidinde sadece Doğubeyazıt’tan arkadaşlarını ziyaretten dönen dört astsubayı değil ,tüm insanlığı ve tüm insani değerleri katlettiler. Teröristler uzun namlulu silahlarla ateş altına aldıkları araçtan yaralı çıkardıkları sivil kıyafetli ve silahsız dört astsubayın başına toplanmış yamyamlardan hiçbir farkları yoktu. Yaralı 4 genç astsubaya kudurmuşçasına hakaretler ederek 40 -50 metre sürükledikten sonra Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olmaları nedeniyle yakın mesafeden otomatik silahlarla ateş ederek adeta Hitlerin askerleri gibi sorgusuz sualsiz yaralı oldukları halde hunharca şehit etmişlerdir. Öyle ki hiçbir şekilde yaralı kurtulma şansı dahi tanımamışlar, savaşta bile düşman askerine dahi yapılmayanı ,yapılmaması gereken ne varsa vahşi yaratıklar gibi yapmışlardı. Teröristlere teslim olmayan ,onlara boyun eğmeyen ,yaralı sürüklenmelerine rağmen teröristlerden aman dilemeyen aksine onların suratlarına tüküren kahraman dört astsubay şehadeti seçerek Pamuk Geçidinde insanlığa tuzak kuran beyinsiz yaratıkları adeta çıldırmışlardı. Korkak ve aşağılık PKK’lı hainler yaralı olmalarına rağmen karşılarında dik duruş gösteren kimseyi incitmemiş, kimseyi ötekileştirmemiş, karıncayı dahi ezmemiş dört güzel insana hiç kimseye reva görülmeyecek........