Sevgili Cumhuriyet |
Sevgili Cumhuriyet,
Sana bu satırları, bir asır önce özgürlüğün ilk adımının atıldığı şehirden, Samsun’dan yazıyorum.
Denizin dalgası, tuzu hâlâ aynı özünde… Rüzgâr aynı kararlılığı, inatçılığı taşıyor gibi. Ama bazı farklılıklar var derinlere inmemiz gerekirse… Şehirler değişti, büyüdü ve bununla birlikte gelişti, aynı zamanda karmaşıklaştı. Şimdi tam da bu aşamada senin mirasına yeniden dönüp bakma zamanı. Sahi nasıl başlamıştı Anadolu’da “Cumhuriyet Ateşi”?
Sen doğduğunda bu şehir, bir ulusun yeniden doğuşuna, yoktan varoluşuna, millet olarak kenetlenmeye, yeniden inşa edilişine tanıklık etti. Bir vapurun güvertesinde yalnızca bir yolculuk değil, bir geleceğin inancı taşınıyordu. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, o inançla bu şehirden yola çıkarken bize yalnızca bağımsızlığı değil, düşünen, üreten, sorgulayan bir toplum olma bilincini emanet etti. O yıllarda şehirlerimiz, yapı kalitesi ve stoğu, planlama pek tabii ki mükemmel değildi, ama bir hayal vardı: daha adil, daha çağdaş, daha insan merkezli bir yaşam kurmak.
Bugün o inancı, o kararlılığı yeniden hatırlamanın ve çağın........