Samsun: Dişi Bir Fırtına mı, Eril Bir Liman mı? |
Şu sıralar yeni bir moda dolaşıyor aramızda: Şehirlerin “cinsiyetini” konuşuyoruz.. Sanki İstanbul topraktan değil de, bir bedenden doğmuşçasına dişil, Ankara ise bir karargâh sertliğinde eril ilan ediliyor. Bir kentin ruhunu anlamanın yolu, onu illa kadın ya da erkek kalıbına sokmaktan mı geçiyor?
Peki ya Karadeniz’in tam ortasındaki, hem en sert rüzgârların hem de en yumuşak sabahların şehri Samsun bu denklemde nereye düşüyor? Belki de asıl sorgulamamız gereken, şehri değil, bu köhne denklemin ta kendisidir. Ama itiraf edeyim, bu düşüncelerle cebelleşirken ben de kendimi o kalıplara bakarken buldum.
Aklıma birden Samsun’un sahil şeridi geldi. Sahilde yürüdüğünüzde hissedersiniz: Bu şehir kendini göstermekten çekinmez.Parlak, bakımlı ve davetkâr bir çizgisi vardır. Karadeniz’in hırçınlığına inat, içinde zarif bir sükûnet taşır. Bu yüzden ilk bakışta........