Her türlü olanaklarına karşın sürekli mutsuz olan insanlar her zaman çevremizde yer alabiliyor. Bunların yanında, birçok şeyden yoksun, fıçıda yaşayan bir Diyojen gibi hayatını sürdüren kimilerinin de mutsuzluktan yakınmadıklarını söyleyebiliriz. Bu yaptığım kıyaslama birçoğumuz için yanlış sayılabilir, ancak söylemek istediğim mutluluk duygusunun yalnızca sahip olduğumuz maddesel değerlerle ölçülemeyeceğidir. Antik çağdan günümüze, birçok düşünür bu konuda ortaya koydukları öğretilerle bizi aydınlatmaya çalışmışlar. Buna karşın en iyi deneyimi yine her birimiz, her an yaşıyoruz. Ayrıca bağlı olduğumuz inançların getirdiği uygulamalar, doğrudan ya da dolaylı olarak, bunu hissettirmeye çalışmaktadır. Hepsinden önemlisi, düşünsel öğretiler kadar, hayata olan bakış açımızın da bu duyguyu etkilediğini görebiliyoruz.
Bugüne değin Zen öğretisiyle ilgili elime geçen yayınları okudum, kimi deyiş ve öykülerini de yeri geldiğinde paylaştım. Bu öğretiyi en yalın şekliyle açıklamak istesem, kısaca hayatın anlamını........