Alay ve Hakarete Karşı Silah-12

Gerek evde kardeşler arasında ve gerekse okulda arkadaşlar ve akranlar arasında en sık rastlanan problemlerden biri de alay konusu olmak, hakarete maruz kalmaktır. Bu tür problemler “Akran şiddeti” başlığı altında da yer alabilir.

Biz büyüklerin de mutlaka başından geçmiştir. Öncelikle küçüklüğümüzde kardeşlerimizle kavga, çekişme ve didişme gibi hallerde ilk tepki elle yapılır, kaba kuvvete baş vurulurdu. Daha çok büyük yaştaki ağabey-abla konumunda olanlar kendilerinden zayıf ve güçsüz küçük kardeşlerine karşı fıtri refleksle kaba kuvvet kullanır tatmin olmazsa veya araya giren büyükler engellerse dille öfkesini çıkarırlardı. Kardeşlerin doğuştan veya hastalığından dolayı bedensel kusuru varsa en çok da o zayıf yönüne-damarına basacak alay-hakaret içeren lakaplarla hitap edilirdi. Bunlardan en çok kullanılanı söz gelimi şişmansa şişko patates, zayıfsa çubuk-sırık vb. lakaplarla öfkeler dindirilirdi.

Alay etmek insanoğlunun fıtratında var olagelen negatif bir huydur. Çaresizlik, rekabet, kıskanma veya kendi eksikliklerini kapatma kaygısından tutun da düşmanlık ve muhalif oluşa kadar bir sürü sebepleri vardır. -Şakavâri ve esprili zeka ürünü bir takım takılmalar bahsimizden hariçtir.-

Genellikle alay etmenin arka planında muhataptan korkma, baş edememe, güçsüzlük ve nefret gibi olgular itici güç olarak tezahür eder diyoruz. İradî olmayan, doğuştan gelen kusurlar ve özürlülük halleri alay edecekler için ideal bir malzemedir. Bu malzemeler kullanıldığında alay edilen kişinin göstereceği tepki ve koyacağı tavır konunun en önemli noktasını teşkil eder. Alay edilen kişi ya tahrik olup öfke patlaması ile karşılık verir ki bu alaycının amacına ulaşması demektir ya da beklenmedik davranış modelleriyle göğüs gererek sabır ve tahammül ile taktiksel bir süreç başlatır.

Kur’an’da........

© Risale Haber