Ailelerimize Karşı Sorumluluklarımız ve Aile Eğitimleri

İmtihan gereği bu fani dünyada aksaklıklar, problemler, açlık, yokluk, savaşlar, kavgalar oluyor ve olmaya da devam edecektir. Klasikleşmiş meşhur bir söz var: “Öldürmeyen her darbe güçlendirir.” O darbeler hayatın hastalıklarına karşı antikor hükmüne gelir. Ne olursa olsun velev ki düşmanlık dahi olsa ailemizle, çevremizle, uzaktan yakından insanlarla diyalog ve sair münasebetlerimizde hiçbir zaman ihanet, tabiri caizse, kalleşçe arkadan vurmalar, güven sarsıcı olaylar olmamalıdır. Bizim dinimiz, kültürümüz, ahlâki yapımız bunu gerektiriyor.

Hani çölde adamın biri dinlenmekte olan başka birinin devesini çalar, deve sahibi fark edince arkasından: “Sakın bu deveyi çaldığını söyleme, bu kötü örnek olur ve çölde güven diye bir şey kalmaz.” diye adeta nasihat eder ya işte maalesef biz bu hasleti gerek sosyal medya ve sair iletişim araçları gerekse de çeşitli rantçılar yüzünden çoktan kaybettik.

Eşimiz, çocuklarımız, anne babalarımız, çalışanlarımız, affınıza sığınarak söylüyorum, bizim malımız değildir. Onların üzerinde sonsuz bir hak-hukuka sahip değiliz. Her alanda asıl mal ve mülk sahibi Allah’tır. Onun dışındaki sahip görünenler aslında emanetçidirler. Bugün var yarın yoklar. Ve biz de eş, dost, çoluk, çocuğumuz için geçici emanetçileriz. Onlara karşı vazifemiz, bizi ve onları yoktan sonsuz bir saadet için yaratan Allah Celle Celaluhu’nun emir ve yasaklarına göre yetiştirmektir.

Günümüzde kimi anne babalar çocuğa karşı ya çok serbest tavırlar sergileyip çocuğun kayıp gitmesine ve daha sonra hiçbir kural ve kaide tanımayacak seviyeye gelmesine ya da aşırı baskıcı bir disiplinle çocuğun asıl yuvasından soğuyup zararlı cereyanlara kapılmasına sebep oluyorlar. Neticede ne yazık ki yakınan, yıkılan, kahrolan başta anne babalar oluyor. Hatasını anlayıp sonsuz bir rahmet ve merhamet sahibi olan Allah’ın varlığını hayatın her alanında hissedenler hatalarından arınıp tövbe edip tedavi olmayı, kucaklaşmayı tercih ederken, zararın neresinden dönersen kâr sırrını anlamayanlar maalesef, madde kullanımına, içkiye, kumara, zamanını afaki ve malayani şeylerle geçirmeye ve hatta ne yazık ki kendi evlatlarına karşı dahi cinayetlere başvuruyorlar. Günahların, ihanetlerin, güvenin revaca geçmesi yüzünden ne yazık ki körpe çocuklar, küçücük bebeler akıl almaz işkencelere, gayr-ı meşru uygulamalara, canice ölümlere maruz bırakılıyor.

Aile kavramını çöktürmeye, bağlarını koparmaya,........

© Risale Haber