Bediüzzaman 2082'ye karşı neden uyarıyor?

"Ve herkesin çocuklarını kendine alıp karâbet ve milliyeti izale eden..."

Şualar'dan.

Ahirzamanda kimsenin çocuğu sadece kendisinin olamıyor. Ya okul ya arkadaş ya internet yahut da çevre... Bir şekilde ortaklığa oturuyor. Parçasını koparıyor. Yeğenlerimden birisi beş yaşında. Bu sene anaokuluna başladı. Geçenlerde odama gelip bana şöyle söyledi: "Ben Atatürk'ü seviyorum!" Tabii, bir nurcu için, yaşaması zor bir tecrübe bu. Çünkü böyle tecrübeleri yaşarken bir taraftan da Türkiye'nin müslümanların elinden kayışını izler gibi oluyorsunuz. Milli eğitim zaten dindarlar için her zaman netameli bir mesele oldu. Devlet, mecburî tuttuğu tedrisin eliyle, Osmanlı sosyolojisini 'Laik Türkiye sosyolojisine' çevirmeye çalıştı. (Ulus-devlet sistemlerinin tamamı eğitimi hem yaygınlaştırıp hem mecburileştirerek toplumlarına ideolojik şekiller vermeye çalıştılar.) Büyük ölçüde başarılı olduğunu kabul etmek gerekiyor. Bugün bile milli eğitim sistemimiz 'CHP seçmeni yetiştirmek üzere' çalışır. Allah'ın hidayet lütfettikleri dışında, hususi ana-baba gayretiyle muhafaza edilenleri ayrı tutuyorum, hepsi kemalizmi içselleştirmiş bir şekilde büyür çocukların. Sınıflarında asılı Mustafa Kemal fotoğrafının kendilerini izlediğine inanırlar. Onun gibi olmak isterler. Mustafa Kemal onları, başta hilafet olmak üzere, nelerden nelerden kurtarmıştır. Sonra gözü açılan nasibliler hikâyenin aslına vâkıf olurlar.

Kabul edelim. Osmanlı bakiyesini yedik şimdiye kadar. Ceddimizden kalan maneviyata, o maneviyata bağlı alışkanlıklara, reflekslere, düşünme şekillerine, amel etme şekillerine, öfkeye, hınça, hürmete dayanarak ayakta kaldık. Ama her nesilde dökülenlerin sayısı arttı. Cumhuriyet kurulurken dindarlığın oranıyla bugünkü oran elbette bir değil. Şerif Mardin'in Türkiye'de Toplum ve Siyaset'te yaptığı şu okuma gayet isabetlidir:

"Atatürk'ün 'hürriyet'in Batı anlamındaki şeklini memlekette kökleştirmek için başvurduğu çare, Batı'nın 'ferdi gaye bilen' hukuk normlarının Türkiye'de yerleşmesini mümkün kılacak olan değişikliği meydana getirmek olmuştur. Birçok kimselerin göremediği bir noktayı Atatürk sezmişti: 'Hürriyetin' hakiki manasında yerleşmesi için halkçı bir........

© Risale Haber