menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yastık Altından Sisteme: Güven Oluşursa Ekonominin Nefesi Açılır

11 0
previous day

Türkiye ekonomisinin son iki yılda zorlu bir patikadan geçtiğini hepimiz yakından görüyoruz. Küresel koşulların sıkılaştığı, jeopolitik risklerin arttığı, pandemi sonrası dengelerin hâlâ oturmadığı bir dönemdeyiz. Özellikle son bir yıldır ülkemizdeki yoğun gündemi de düşününce, ekonomide toparlanmanın hemen gerçekleşmemesi aslında şaşırtıcı değil. Ancak tüm bu tabloya rağmen hem ekonomi yönetiminin kararlılığı hem de piyasaların son dönemdeki tepkisi bana gelecek adına daha umutlu bir çerçeve sunuyor.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz’ın son konuşmasında yaptığı “Yastık altındaki döviz ve altın sisteme girerse risk göstergemiz çok daha aşağılara gelir” vurgusu bence kritik bir tespit. Çünkü Türkiye’de yastık altında tutulduğu tahmin edilen altın ve döviz miktarı (çeşitli çalışmaların işaret ettiği gibi) 300 ile 500 milyar dolar arasında değişen dev bir servete işaret ediyor. Evlerde, kasalarda bekleyen bu tasarruflar, aslında ülkenin görünmeyen ama son derece önemli bir rezervi.

Bugün Türkiye’nin risk priminin 230 baz puan seviyelerine kadar gerilemesi, son yedi yılın en düşük düzeylerine dönülmesi ve rezervlerin tarihi zirveye çıkması bana ekonomi yönetiminin doğru bir çizgide ilerlediğini gösteriyor. Risk priminin düşüşü önemli çünkü; risk primindeki her düşüş, yalnızca Hazine’nin değil bankaların da daha düşük maliyetle dış finansmana ulaşmasını sağlıyor. Nitekim son dönemde........

© Para Borsa