Artık Verne’in Hetzel’e mektuplarının tonu da değişmişti. Aralarındaki iş ilişkisinin genel tonu, baba/oğul ya da usta/öğrenci ilişkisinden, toy Verne’in itaatkâr tonundan çıkmıştı. Verne, hâlâ samimi ve dikkatli bir şekilde hürmetkâr olmasına rağmen, eski akıl hocasına karşı geri adım atmayı reddeden bir yere geçmişti. Anlaşmazlıklar durumunda eşitler arasında profesyonel bir ilişkiyi savunuyordu.
“Mektubunuz beni iki gün boyunca çok rahatsız etti ve yanıt vermeden önce üzerinde uzun uzun düşünmek istedim. Hissetmediğim bir şeyi tasvir etmekten tamamen acizim. Açıkçası, ben Kaptan Nemo’yu sizin gibi görmüyorum. Kaptan’ın bu korkunç eylemini ona yönelik provokasyonla haklı çıkarıyorum. Nemo gemilere sadece batırmak için saldırmaz; saldırılara karşılık verir. Mektubunuzda söylediğinizin aksine, hiçbir yerde öldürmek için öldüren bir adam tasviri yapmadım. O, içinde yaşadığı ortam nedeniyle zaman zaman öfkelenen bir adamdır. İnsanlığa olan nefreti kendisinin ve sevdiklerinin çektikleri ile yeterince açıklanmaktadır…. Bana köleliğin kaldırılmasının çağımızın en büyük ekonomik gerçeği olduğunu söylediniz. Buna katılıyorum, ama burada tamamen alakasız. (…) Eğer Kaptan Nemo köle tacirlerinden intikam almak isteseydi, Grant’ın ordusunda hizmet etmesi yeterli olurdu… Özetle, mektubunuz beni gerçekten endişelendirdi. Yine de, her zaman yaptığımız gibi ilerleyerek bu işi çözebileceğimizi düşünüyorum. Metni sonuna kadar tekrar okuyun…. Gözlemlerinizi yapın ve ben mümkün olan her şeyi dikkate alacağım. Jules Verne“
Bu mektuptan sonra ilişkileri dikiş tutmadı.
*
Nellie Bly, Verne ailesini ziyaret etmiş, ana hikâyeye başlamak üzere Calais’e gidiyordu. (1889) Tren Calais’e vardığında Nellie ve meslektaşı birbirlerine veda ettiler. Meslektaş Londra’ya dönmek üzere hareket etti. Nellie ise Bay Fogg ve Jean Pass’ın, 17 sene önce yolculuklarına başladıkları noktaya ulaşmış olarak birazdan Paris, Torino, Brindisi yönünde takibe başlayacaktı. Bay Fogg’un adımlarından haberdardı. Onun yolculuk notlarını okumuştu. Bay Fogg, Paris’e ulaştıktan hemen hemen birbuçuk saat sonra İtalya’ya doğru yola çıkacak, Torino üzerinden Brindisi’ye ulaşıp gemi ile Süveyş’e geçecekti.
Nellie’nin yolculuğu, Bay Fogg’un yolculuğu gibi birinci mevkide, dakik ve pürüzsüz değildi. Brindisi’ye gitmek üzere Calais’de bindiği tren, bir posta treniydi. Trene yirmi iki yolcu kapasiteli bir vagon eklemişlerdi. Vagon Nellie’nin “kutucuklar”dediği yataklı kompartımanlara bölünmüştü ve Nellie kutucuklardan birini baba kız iki........