Jül Vern Seyahat Acentesi (2)

Roman bize Saville Row 7 numaralı evin yeni sakini Phileas Fogg’dan söz eder. Bay Fogg, İngiliz yüksek sosyetesinin yakışıklı centilmenlerinden biridir. Fakat aynı zamanda esrarengiz bir kişiliktir. İngilizdir ama Londralı mıdır bilinmez. Ne Londra ticaret ve finans hayatında, ne de şehrin saygın kurumlarında hiçbir yerde adı geçmez. Ne sanayici, ne işadamı, ne tüccar, ne de ziraatçıdır. Sadece Reform Club üyesidir. Saville Row, 7 numaradaki evi ve Reform Club merdivenleri dışında ayak izi bulunmayan Bay Fogg’un saygınlığının arkasında Baring’s Bank’ın sınırsız kredisi vardır. Baring’s Bankası, İngiltere’nin en eski ticari bankalarından biridir. Yüzyıl başında Birleşik Devletler hükümetine maddi destek vermiştir ve İngiltere, Fransa, Prusya, Avusturya ve Rusya’dan sonra, Avrupa’nın “altıncı büyük gücü” olarak adlandırılmaktadır.

Eğer zamanda ileri geri gidip gelebilen, gittiği yerlerden haberler getirebilen bir karakterimiz olsaydı, Baring ailesinin birkaç kuşak sonra torunlarından birinin Kraliçenin oğlu ile evlenerek Galler Prensesi olacağını ve evlilikten yıllar sonra Mısırlı bir sevgili edindiği için karanlık bir tünelde karanlık bir araba kazasına kurban gittiğini anlatabilecekti. Hatta karakterimiz konuşmayı seven biri olsaydı, yağmalanmış Mısır ile İngiliz Emperyal politikaları arasında paranoyak bir ilişki olduğunu, bu paranoyanın İngiliz popüler anlatılarında Mısırlı intikamcı mumyalar hikâyelerine yol açtığını da anlatabilirdi. Karakterimiz konuşmayı sevmenin yanısıra teatral ifadeleri ve kendi sesini duymayı da seven biri olsaydı eğer, Mısırlı intikamcı mumya hikâyelerinden birinden, mesela “Mısırlı Firavun” hikâyesinden birkaç satır takdim edebilirdi: “Ah, benim on dokuzuncu yüzyıl dostum, baban beni doğduğum topraklardan ve tanrıların benim için kararlaştırdığı dinlenme yerinden çaldı; ama dikkat et, çünkü intikam seni takip ediyor ve şu anda bile peşinde.”

Bay Fogg dünya haritasına inanılmaz seviyede hakimdir. Bunu nasıl başarmıştır? Pek hareket etmeyen biri olarak sadece haritaları inceleyerek mi kazanmıştır bu yeteneği? Fakat haritalar nefes alıp vermezler, dev kaktüslerde biten yumru meyvelerin dikenlerine dokunulmadan soyulması gerektiğinden söz etmezler, koyu tenli insanların sabahları nasıl uyandıklarından bahsetmezler. Ancak Bay Fogg yeryüzünün detaylarını biliyor gibidir. Acaba Bay Fogg denizaşırı ülkelere seyahat eden gezginlerin, misyonerlerin, haritacıların, botanikçilerin, maceracıların veya İngiltere adına uzak ülkelerde........

© P24