Uluslararası Mahkemelerin İsrail ve Netanyahu Kararları

Gazze soykırımıyla iki uluslararası mahkeme arka arkaya önemli kararlar verdiler. Soykırım kelimesini kullanmadan, davalı ülke ve kişilerin soykırımdan yargılanma yolu açıldı. Kararların birbirini izlemesi, Siyonist cephenin muhtemel tepkilerini ortak karşılama anlamına gelebilir. Mahkemenin normal seyrinde de kararların yakın zamanlara rastladığı düşünülebilir. Bununla beraber uluslararası mahkemelerin, karar verenlerin cezalandırılacağı adımlara karşı ihtiyatı elden bırakmamaları mümkündür.

Milletlerarası Adalet Divanı (MAD: International Court of Justice), BM Şartı’nda yer alan örgütün beş temel organından biridir. Mahkemenin çalışması ile ilgili ayrıntılar BM’nin kuruluş sözleşmesine eşdeğer MAD Statüsü’nde düzenlenmektedir. Buna göre mahkeme kişileri değil de görev kapsamındaki devletleri yargılar. Genellikle iki devlet arasında sınır, egemenlik kapsamındaki sorunların, iki tatraf da mutabık kaldığı halde çözümü bu mahkemeye gider. Bununla beraber devletler arasında çatışma aşamasına gelen binlerce sorunun çözümü için genellikle mahkemeye gidilmemektedir. Çünkü bu süreçte iki tarafın da ortak mutabakatını sağlama zorunluluğu bulunmaktadır.

1948 Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi, uluslararası hukuk teâmüllerinden farklı olarak sözleşmeyi imzalamayan devletleri de bağlamaktadır. Bu anlamda sözleşmenin jus cogens (emredici hukuk kuralı) statüsü de MAD tarafından tanımlanmıştır. Divana karşı itiraz yolu bulunmadığı halde İsrail ve Netanyahu’nun kararlar üzerine, mahkemeye ve üyelerine saldırıları üzerine bu gerçekleri hatırlamak gerek.

1948 Sözleşmesi, madde 9’a göre, sözleşmenin tefsir, tatbik ve icrâsı yanında bu kapsamda cezalandırmayla ilgili ihtilaf durumunda taraflardan birininin başvurusu ile son kararı MAD verecektir. Bu husus Ermenistan’ın soykırım iddiaları için de geçerli olup bu iddiaları kapsamında tek başına MAD’na başvurması mümkün olduğu halde bugüne böyle bir yolu kullanmamıştır. Çünkü sonuç alacak delilleri bulunmamaktadır. Aynı şekilde Güney Afrika Cumhuriyeti, MAD nezdinde İsrail’e karşı soykırım suçu kapsamında dava açtığında öncelikle mahkemenin kendisini yargılama yetkisi........

© Önce Vatan