Osmanlı İmparatorluğu Ortadoğu’yu huzur içinde 400 sene idare etmişti. Bu coğrafyada üç büyük dine mensup halklar, birçok farklılıkları ile tarihlerindeki en rahat dönemi Osmanlı idaresinde yaşadıklarını söylemek yanlış olmaz. Bu sebeple Ortadoğu coğrafyasını, burada yaşayan halkların özelliklerini en iyi bilen, onları en iyi tanıyan Osmanlı’ydı.
Basra Körfezi’nden Avrupa içlerine kadar uzanan Osmanlı İmparatorluğu’nda Devleti yönetenlerin artık işlerin eskisi gibi gitmeyeceğini görüp, zamanında cesaretli adımlar atarak yeni yapılanmalar ile, Ortadoğu ve Balkanlar başta olmak üzere, İmparatorluğu yeniden şekillendirebilselerdi tarihin seyri sadece bizim için değil, Ortadoğu ve Balkanlar için de farklı olurdu.
Burda kastedilen yeni yapılanma ; Üzerinde güneş batmayan İngiltere İmparatorluğu’nda, işlerin artık yürümeyeceğini anlayıp, sömürgelerinde 50’den fazla devlet kurarak ( İngiliz Milletler Topluluğu ), ortaya güçlü, dinamik bir İngiltere çıkarmaları gibi,
Birçok alanda sıkıntıya giren Sovyetler Birliği yöneticilerinin, artık işlerin mevcut yapıyla yürümeyeceğini görüp, kendi elleriyle birliği dağıtarak ve kontrolleri altındaki doğu Avrupa ülkelerini serbest bırakarak, Asya’da bağımsız Türk Devletlerinin kurulmasına izin vererek, ortaya dinamik bir Rusya çıkarmaları gibi.
Özellikle 19.yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı İmparatorluğu’nun sona geldiğini gösteren önemli hadiseler iyi anlaşılıp, Anadolu merkez olmak üzere Türk nüfusunun yoğun olduğu şehirleri ve bölgeleri, stratejik bölgeleri içine alan güçlü bir Türkiye ortaya çıkarılabilseydi, bugün petrol için Ortadoğu’ya göz diken emperyal güçler için de caydırıcı bir güç olurdu.
1.Dünya Savaşı sonrasında tamamen İngiliz hakimiyetine giren Ortadoğu’da İngilizler, savaşta Türklere karşı yanlarında yer alan Arap liderlerine ve onların çocuklarına, kendilerine yakın Arap Şeyhlerine göre sınırlar çizdiler, çeşitli devletler kurdular. Yapay nitelikli sınırlara göre kurulan devletlerin aralarındaki ilişkiler hiç olumlu seyretmemiş, bölgede sürekli gerginlik hakim olmuştur.
Aradan yüz yıl geçtikten sonra, ABD’nin baş rolde olduğu Batılı emperyal güçler, biz buraları size emaneteten vermiştik dercesine Ortadoğu’da kurdukları ve kuruluşlarına izin verdikleri devletletlerin bazılarında iç karışılıklar çıkararak petrol ve doğal gaz kaynaklarına çöktüler. Bazılarında da askeri........