KONUDAN KONUYA (51)
- İnsanın bir ferdi; sair / diğer hayvanların bir nev’i / türü hükmündedir. Yani her insan, ayrı bir âlemdir. Hepsini ayrı ayrı tanımak gerek. Çünkü bir insanı tanımak; bütün insanları tanımış olmak demek değildir. Oysa herhangi bir türden bir hayvanı tanımak demek, aynı zamanda o türden bütün hayvanları tanımak demektir. Meselâ bir koyunu tanıyan; dünyaya gelmiş ve gelecek olan bütün koyunları tanımış sayılır. Halbuki bir insanı tanımış olmak; tüm insanları tanımış olmak demek değildir.
- Denizler balıklar için. Hem deniz, hem balıklar insan için.
Ormanlar hayvanlar için. Hem orman hem hayvanlar insan için.
Toprak bitkiler için. Hem toprak hem bitkiler insan için...
Çünkü tüm mevcudatın Hâlıkı / Yaratanı; bu kâinatı / evreni halk etmesi / yaratmasındaki en zâhir / en açık maksadı beşer yani insandır. Zaten “Sen olmasaydın kâinatı / evreni yaratmazdım!” demiyor mu?
- Mevcudat / varlıklar ayna gibidir. Fakat aynada görülen aynadan değildir. Zira ayna menba / kaynak değil, mazhar / zuhur yeridir. Bir çeşit ekrandır. Ekranda görülenlerin kaynağı ise, ekran değildir. Demek ki, canlı cansız........
© Önce Vatan
visit website