Photoaging, yani Türkçe ifadesiyle foto yaşlanma veya dışsal yaşlanma olarak da adlandırılır, uzun süreli ve tekrarlayan güneş ışınına maruz kalmanın sonucu oluşan erken cilt yaşlanmasıdır. Işın maruziyeti hasar değişiklikleri, kronolojik yaşlanmanın neden olduğu değişikliklere eklenir ve cilt görünümüne etki eder. Foto yaşlanmanın belirgin klinik özellikleri arasında ince veya derin kırışıklıklar, pigmentasyon ve elastikiyet kaybı bulunur.
Fotoyaşlanma için risk faktörleri arasında yaş, erkek cinsiyeti, yüksek mesleki veya günlük hayatta güneşe maruz kalma ve yüksek güneş ışınımına sahip coğrafi bölgelerde yaşama yer alır. Açık pigmentli cilde sahip bireylerde foto hasar ve güneş kaynaklı cilt kanseri riski daha yüksektir. Yaşam boyu güneş ışığında geçirilen zaman miktarı, foto yaşlanma için en önemli risk faktörlerindendir. Kronik ultraviyole (UV) maruziyetinin neden olduğu cildin dış katmanındaki yapısal bütünlük kaybının, fotohasarlı cildin kırışık görünümünden birincil olarak sorumlu olduğuna inanılmaktadır. Çalışmalar, görünür ışığında (400 ila 760 nm) foto yaşlanmada rol oynadığını göstermektedir. Görünür ışık, güneş ışınımının en az % 40'ını oluşturur ve UV radyasyonundan daha uzun dalga boyu nedeniyle cilde daha derin nüfuz eder.
Foto yaşlanma, hafif pigmentli cilde sahip popülasyonlarda yaşa bağlı cilt sorunlarının birçoğundan sorumludur. Avustralya'nın Queensland eyaletindeki bir toplulukta 20 ila 54 yaş aralığındaki 1400 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, kişilerin % 83'ünde fotoyaşlanma belirtileri........