menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

'Sırlar kapısı' Katar: ABD ile siyasi ilişkisi... İran ve Hamas bağlantısı

16 0
07.01.2024

Oysa Katar’ın dünya dengelerinde ve İslam dünyasında kritik bir yeri var ve en azından diplomasisi kutlanmayı hak ediyor. Kendisinden kat kat büyük ülkelerden daha etkili ve onun deneyiminden çıkarılacak önemli dersler var.

HEM CENTCOM’UN HEM HAMAS’IN MERKEZİ

Katar’daki El Udeyd, ABD’nin Ortadoğu’daki en büyük üssü. 10 bin asker kapasiteli bu üs aynı zamanda ABD’nin Ortadoğu orduları komutanlığı Centcom’un karargâhı. Ve bu üssün varlığının uzatılma işlemi ABD’nin Ortadoğu’dan ve Katar’dan ayrılmayacağının ve başka üslere pek de ihtiyacı bulunmadığının en açık işareti.

Katar’daki ABD askeri üssüyle ilgili kararın tam Hamas-İsrail savaşının ortasında alınmış olması da elbette ilginç. Ama Katar’ın gerçekte bir “sırlar kapısı” olduğunun asıl işareti Centcom ile birlikte aynı zamanda Hamas’ın siyasi kolunun da başkentinin bu küçük ülkede bulunması.

Bilindiği gibi ABD Hamas’ı bir terör örgütü olarak nitelendiriyor ve adını tüm Batılı ülkelerin bu konudaki listelerine koydurmuş durumda. Katar ise Hamas’ı bir terör örgütü olarak kabul etmiyor. Bunu politik tavır olarak biraz çelişkili görseniz de hem Centcom’a hem de Hamas’a ev sahipliği yapmasını normal karşılayabilirsiniz. Hatta bunu günümüzde artık çok kutuplu hale gelen dünya düzenin bir işareti olarak görebilirsiniz. Ama kazın ayağı öyle değil. Çünkü Hamas Başkanı Halid Meşal’in Katar’a yerleşmesini bu ülkeden talep eden de yine ABD olmuş.

ABD VE KATAR KARTI

Katar’ın Ortadoğu’da oynadığı ilginç rolü irdeleyen ve Le Monde’da 16 Ekim’de yayınlanan bir makalede bu konu anlatılıyor. Obama yönetimi, Arap Baharı sırasında 2012 yılında Doha’dan Hamas lideri Halid Meşal’a ev sahipliği yapmasını istemiş. ABD, Katar’a “Suriye’de ya da İran’da olmalarındansa sizde kalsınlar” demiş. Konuyu o günün koşullarıyla açıklayan jeopolitik uzmanı Hasni Abidi, Amerikalıların planlarına göre “Hamas örgütünün giderek ılımlı bir hale geleceğinin” hesap edildiğini söylüyor.

Gerçi uzmanlar ne iddia ederse etsin ABD’nin gerçekten böyle bir hesabının olup olmadığı bilinemez. En azından 1979’da Pakistan-Afganistan sınırında kurulan El Kaide zamanından beri İslami örgütlerle ilgili projeler içinde bulunan ABD’nin bu tür hesapları hep ters sonuç vermemiş miydi? O halde 2012 yılında bile siyasal İslam hakkında iyimser olması nasıl inandırıcı olabilir?

Öte yandan, Obama’nın dünyanın dört bir yanından Suriye’ye teröristlerin doluşmasına da görünüşte benzer hesaplarla sıcak baktığı söylenmişti. Hatta Türkiye’deki “eğit-donat” projesi kapsamında Suriye’deki eylemlere destek verilmesine de “gün gelir cihatçılar demokratlaşır” görüşüyle yeşil ışık yakıldığı vurgulanmıştı. Bu ve bunun gibi onlarca “ılımlı İslam” projesi dünyada artan terör olaylarının, çatışmaların ve yer yer dikta rejimlerinin hazırlayıcısı oldu. Katar da tüm bu “ılımlı İslam” projelerinin içinde bir şekilde ve en azından destekçi ve finansör olarak yer aldı.

Sonuçta Katar’ın İsrail’le birlikte bölgede ABD’nin önemli bir köprübaşı hatta bir nevi “üs ülkesi” olduğu söylenebilir.

Öyle ki örneğin 13 Ekim’de ABD Dışişleri Bakanı Blinken Doha’dan tüm Ortadoğu’ya seslenerek Gazze’deki çatışmanın yayılmamasını dilerken aynı ülkede ertesi günü Hamas sahneye çıkabiliyor. İran........

© OdaTV


Get it on Google Play