Çöküşe Rıza (9)
unutma anımsa 1
Fazlasıyla saf olabilirim; bir beklentimde olmamalı aslında “halk” hakkındaki yargılarım düşünüldüğünde… (Halk, toplum ve hatta “topluluk” yerine güruh kelimesinin tebaa kelimesinin daha açıklayıcı olduğunu düşünür ve bu kavramların bile, bizatihi kavramın kendisinin bile yaşanan an itibariyle alabildiğine soyut kaldığını tartışır dururum!) Ama yine de anımsatmaktan vaz geçmem; yıllar, yıllar ve yıllar önce hamili kart sahibi bir yakin “bu milletin .mına koyacağız” demişti ve dediklerini de harfiyen el birliği ile yaptılar, yapıyorlar ve görünen o ki yapmaya da devam edecekler; millette, millet her ne demekse, bu bağlamda bu eylem özelinde o tarihten bu yana bunu bir saldırı olarak değil de iltifat gibi değerlendirip pasif rolünü benimsemiş olduğunu gösterdi. İtirazsız, şartsız şurtsuz. Gelecekte de “onun” bu tavrında bir değişiklik olacağını düşüneniniz var mı?
[Yazının bundan sonrası dağının notlardan oluşmaktadır ve irili ufaklı intihal içermektedir.]
Bu satırların yazıldığı gün yurt genelinde –yurt artık ne demekse?- doğal gaza @ Ankara’da dolmuş ücretlerine P zam yapıldığı açıklandı. Tık yok. Yukarıda söz konusu edilen eyleme devam ne onlar doyuyor ne millet! Ve sokaktaki güruh hararetle “kuyruksallayan” dizisinin yeni sezonunda kimin kiminle ve hangi gerekçeyle düzüşeceğini tartışmakta.
A snake got into your ass…
Ve özetle güruhun” iktidar/sermaye ile olan ilişkisi sadomazo denen bir türdendir…
Vahşi -sıfat ve mecaz anlamlarıyla-: yabani, yırtıcı olan hayvan, kaba saygısız uyumsuz insan… Vahşi kapitalizm!
Adi –sıfat ve mecaz anlamlarıyla-: sıradan hiçbir özelliği olmayan, kalitesiz kötü mal, aşağı-aşağılık insan… Adi kapitalizm! Pek uymuyor sanki, gereksiz gibi duruyor.
Kapitalizm insanal değildir zaten…
Edep –isim olarak- : Toplum töresine uygun davranma, iyi ahlak terbiye ve incelik hali… Edepsizlik ise bunlardan yoksunluğu tanımlıyor. Sıfat olarak; utanılacak işleri sıkılmadan yapan, utanmaz sıkılmaz terbiyesiz anlamında…
Edepsiz kapitalizm… Bu daha uyuyor sanki. Vahşi ve edepsiz kapitalizm; kapitalizmin yerli ve milli hali.
*
Yıllar yıllar ve çok yıllar öncesinde bugünleri çok iyi görebilen, doğru vargılara sahip ulusalcı bir gazetenin yazarlarından biri Türkiye burjuvazisinin devrimini yapmadığını ve söz konusu/olası edepsizliklerin nedenlerinden birisinin de bu olabileceğini yazmıştı. Tartışılabilir, anımsatmak istedim
Ayrıca bu gazete ile kendisini sol-sosyalist olarak pazarlayan ve foyaları dökülüp de aslında kripto dinci faşist oldukları ortaya çıkan “yetmez ama evetçilerin” bu gazete çevresiyle yaptıkları polemiklerde dönemi anlamak için gözden geçirilebilir.
bir kıskanılma vesilesi daha
Küresel sefalet indeksleri iyice basitleşmiş; ülkedeki enflasyon oranı ile işsizlik oranının toplamı bu ölçüyü gösteriyormuş ve Türkiye küresel düzeyde sefalet ölçeğinde birinci sıradaymış… Üstelik TÜİK istatistiklerine göre…
soru sorular
Dar gelirlilerin / emeği ile “geçinenlerin” ya da yaşamaya çalışanların bireysel kredi borçlarının ve kredi kartı borçlarının bir önceki seneye göre yüzde yüze yakın oranlarda arttığı –aynı artış oranı takibe / icraya düşen borçlar içinde geçerli- sıkça okuduğumuz haberler arasında. Diğer taraftan sermaye grubunun ya da hamili kart sahibi yakinlerin ya da beşli-onbeşli-yüzbeşli vs. çete üyelerinin milyonlarca dolar eden kredi borçlarını ödemedikleri de aynı sayfalarda haber olarak karşımıza çıkmakta… Kaba bir vargı onların borçlarını bizlerin ödediği şeklindedir. İtirazsız bir şekilde!
Bu topraklarda bildiğiniz herhangi bir sivil itaatsizlik eylemi var mıdır?
Aslında yüksek faizli borç sarmalına kapılan emekçiler ilk birkaç taksitiyle tüm borcunu ödemiş olduğunun farkına neden varamamaktadır?
Mesela; borçluların üçte biri kredi ve kart borçlarını ödememe........
© Nokta Haber Yorum
visit website