menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gazeteciliği Susturmanın Bedeli: Otoriter Rejimler ve Basın Özgürlüğü

3 1
11.01.2025

Gazetecilik, gerçeği ortaya çıkarma ve topluma bilgi sağlama amacıyla var olan bir meslek olarak demokrasiyle ayrılmaz bir bağ içindedir. Ancak otoriter rejimlerin hüküm sürdüğü coğrafyalarda, bu meslek genellikle devlet otoritesine meydan okuyan bir tehdit olarak görülür. Bu rejimler, gazetecilerin mesleki faaliyetlerini engellemek, onları itibarsızlaştırmak ya da susturmak için farklı yöntemlere başvurur. Uluslararası kuruluşların raporları ve akademik çalışmalar, gazetecilerin bu baskılar altında nasıl bir mücadele verdiğini ve basın özgürlüğünün hangi noktalarda tehdit altında olduğunu gözler önüne sermektedir.

Gazeteciler, baskıcı rejimler altında yalnızca bilgi yaymak için değil, aynı zamanda iktidarın yolsuzluklarını, hukuksuzluklarını ve hak ihlallerini açığa çıkarmak için çalışır. Bu nedenle, gazeteciler genellikle otoriter rejimlerin hedef tahtasına oturtulur. Bu tür rejimlerde, gazetecilik faaliyeti yasal çerçevede sınırlandırılmakla kalmaz, aynı zamanda fiili baskı araçlarıyla engellenir.

Otoriter liderler, gazeteciliği genellikle “devlete karşı bir tehdit” olarak sunar ve gazetecileri “vatan haini”, “terörist” ya da “casus” olarak etiketler. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) tarafından yayınlanan 2023 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi, dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğunun basın özgürlüğünden yoksun olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle Türkiye, İran, Rusya ve Çin gibi ülkelerde gazetecilere yönelik baskılar, bu ülkelerin otoriter karakterini açıkça göstermektedir.

Gazetecilere yönelik baskılar........

© Nokta Haber Yorum