Kur’an-ı Kerim’den İki Ayet (A’râf Suresi 57-58), Yağmurun Rahmet Oluşu ve Su Kaynaklarının Yönetimi |
Prof. Dr. Mustafa TÖZÜN
**
Bu yazımızda Kur’an’dan iki ayeti (A’râf 57 ve 58) hatırlatarak yağmurun nasıl Rahmet olduğunu ve Su Kaynaklarımızın Yönetimi konusunu ele almaya çalışacağız. Çünkü biliyoruz ki ülkemizin yağmurları çalınmaktadır ve ülkemiz yakın gelecekte kuraklaşacak ve çölleşecektir. Eğer ki biz olup bitenlerin farkına varmazsak! Bu nedenle İklim Jeomühendisliği Teknolojileri konularına dikkat çekmemiz için bu yazıyı sunuyoruz. Kur’an bize bugünleri de haber veriyor. Farkında olmamız ve önlem almamız için!
A’râf -57: Ve huvellezi yursilur riyaha buşren beyne yedey rahmetih, hatta iza ekallet sehaben sikale suknahu li beledin meyyitin fe enzelna bihil mae fe ahrecna bihimin kullissemerat, kezalikenuhricul mevta leallekum tezekkerun.
A’râf -57 Meal: Ve O’dur ki (elçi) gönderir (yursilur) rüzgârları (riyaha), müjde olarak (buşren) elleri arasından (beyne yedey) rahmeti. Hatta yüklenince ağırlaşan bulutları sürükleriz (suknahu) bir ölü beldeye. Ardından indiririz onunla suyu (mae), ardından çıkarırız onunla bütün meyveleri (kullissemerat). İşte ölüleri de böyle çıkarırız, bunun üzerine zikretmeniz (düşünüp hatırlamanız, ibret almanız) umulur.
Ayette yursilur kelimesi risalet ve resul ile ilişkilidir. Riyaha kelimesi rüzgârlar demektir, tekili El-rih kelimesidir. Bu rüzgârlar Allah’ın ELÇİSİ’dir. Tıpkı insanlardan seçilmiş resuller gibi.
Rüzgârdan Resul olur mu?
Biz söylemiyoruz, Kur’an’da yazıyor. Rüzgarları göndeririz, şeklinde çevrilmesi de yanlış değil, ancak gönderilenin bir elçi olması da anlam üzerine anlam katıyor. Çünkü Elçi Rüzgâr, yağmuru ve RAHMET’i getiriyor!
Buşren: Büşra olarak, yani MÜJDE olarak. Hz. İsa’ya inen kutsal kitabın adı İncil’dir ve İncil de MÜJDE anlamına gelir.
Beyne yedey rahmetih: Rahmetinin elleri arasında. Burada yed (el) kelimesinin kullanıldığına da dikkat etmek gerekir. Allah’ın eli olur mu? Kur’an söylüyor. Bir işin olması, yapılmasında nasıl ki insan elini kullanırsa Allah da bizim algılayabilmemiz için elinden söz eder. Bu ifade (beyne yedey rahmetih) bir şeyden önce gelen ve onu müjdeleyen, varmak üzere olan, pek yakında olacak olan anlamlarına geliyor. Zaten buşren denilerek müjde ifade edilmişti.
Yani ayet, ELÇİ (Resul) olan rüzgarlar ile yaklaşmakta olan rahmeti anlatıyor.
Birinci ayette, rüzgarlar, bulutların hareketi ve yağmurun yağması anlaşılıyor. Birinci anlam olarak bu ayette rahmet, yağmurdur!
ekallet: Taşıdı, yüklenip götürdü, kaldırdı.
Sehaben: bulutlar
Sikale: Ağır, ağır olanlar.
Bulutlar kelimesi için Türkçe-Arapça çeviri programı kullanalım: alsuhub.
Yağmur bulutları: sahub almatar.
Evet, sehaben kelimesi yağmur getiren bulutlar anlamında.
Sikale kelimesini sıklet kelimesinden Türkçe’de biliyoruz. Sıklet: Ağırlık, yük. Spor dünyasında sıklet, belirli bir ağırlık kategorisini tanımlamak için de kullanılır.
ekallet sehaben sikale: Ağırlaşan bulutlar sürüklenerek götürülüyor (ayetin başı da düşünüldüğünde sürükleyip götüren rüzgarlardır).
Ayet ilk anlam olarak YAĞMUR hadisesinin arka planındaki melekî kuvvetleri anlatıyor. Hiç de bilinçsiz, plansız, programsız bir oluş yok!
Biz, Başmelek Mikail’in bu işlerin görevlisi olduğunu biliyoruz. Rüzgarlar da bir elçi olarak anıldı ayette. Rüzgâr konusunda bilgi verelim:
RÜZGÂR:
“Rüzgâr, hava kütlesinin yatay yönde yer değiştirmesidir. Rüzgâr, atmosferdeki basınç farkları nedeniyle oluşur; havayı yüksek basınçtan alçak basınca doğru hareket ettiren ana kuvvet basınç gradyan kuvvetidir. Dünya'nın dönüşü Coriolis kuvvetini oluşturur ve bu da rüzgârın yönünü değiştirir. Yüzeydeki sürtünme kuvveti ise rüzgârı yavaşlatır. Heterojen ısınma, sıcaklık ve basınç farklılıklarını doğurur ve bu da rüzgârın oluşumuna yol açar. Rüzgârın yönü ve şiddeti, bu kuvvetlerin etkileşimiyle belirlenir.
Atmosferik Sirkülasyon Nedir?
Atmosferik sirkülasyon, uzun bir zaman dilimi boyunca atmosferde meydana gelen ortalama hava hareketlerini ifade eder. Bu hareketlerin temel nedeni, Ekvator bölgesinin aşırı derecede ısınması ve kutup bölgelerinin aşırı derecede soğumasıdır. Ekvator ve kutuplar arasındaki bu büyük sıcaklık farkı, atmosferde basınç farklılıklarına yol açar ve bu da hava kütlelerinin hareket ederek genel sirkülasyonu oluşturmasına sebep olur. Bu genel hareketler, dünyanın iklim sisteminde ve hava olaylarında kritik bir rol oynar, çünkü sıcaklık ve basınç dengesi atmosferde sürekli bir hava akışı sağlar.
Atmosferik Sirkülasyonun Karmaşık Dinamikleri:
Dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesi, Coriolis etkisi ile rüzgâr yönlerini değiştirir ve genel sirkülasyon modellerini karmaşıklaştırır.Sınır tabaka yüksekliği, yer yüzeyine yakın atmosfer tabakasının kalınlığını belirler ve rüzgâr hızları ile yatay momentum taşınımını etkiler.Momentum taşınımı, havanın yatay ve dikey hareketlerinde enerji transferini sağlar, bu da atmosferik hareketlerin sürekliliğini ve değişkenliğini artırır.Yeryüzünün homojen olmayan yapısı, farklı yüzey pürüzlülükleri ve ısınma farklılıkları ile atmosferik basınç ve sıcaklık dağılımına etki ederek sirkülasyonun karmaşıklaşmasına neden olur.Bu dinamik faktörler bir araya gelerek atmosferdeki hava hareketlerinin tahmin edilmesini güçleştirir ve yerel iklim olaylarının oluşumuna zemin hazırlar.Rüzgârların Etkileri:
Basınç, Sıcaklık ve Nem Farklılıklarının Azalması
Rüzgarlar atmosferdeki basınç farklılıklarını dengeler.Sıcaklık değişimlerini azaltarak hava sıcaklığını stabilize eder.Nem oranını düzenleyerek aşırı kuru veya nemli havayı dengeler.Bölgesel iklimde dengeleyici bir rol oynar.Bölgesel Etkiler ve Nem Taşıma Kapasitesi
Kuzey kutbunda rüzgarlar havayı ısıtarak sıcaklık artışına neden olur.Tropikal bölgelerde rüzgarlar havayı........