Kılıçdaroğlu’nun psikolojisi |
Hafta sonu arkadaş meclislerinin gündemi Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’ye yönelik sözleriydi. Herkes kızgındı; muhalefete muhalefet eden tavrına…
Ben bambaşka açıdan bakıyorum, şöyle ki:
Selvi Hanım, cuma günü ağır kanser ameliyatı yaşadı. Hemen bir gün sonra Kemal Bey kamera karşısına geçip CHP yönetimine karşı sert açıklamalarda bulundu!
Ben artık kimi politikacıların psikolojilerine odaklanma taraftarıyım, bu önemli mesele göz ardı ediliyor çünkü.
Kemal Bey’in ruh hali üzerinde düşündüm:
Bazı insanlar ağır bir olaydan sonra kendini toparlamak için hızlıca günlük rutinlerine dönme ihtiyacı hisseder. Bu, bir tür duygusal dengeleme çabasıdır:
-Zor duygulara dalmak yerine zihni başka bir alana çekmek…
-Kaygıyı somut bir konuya yönlendirerek rahatlamak…
-Güçlü durma ihtiyacı…
-Aşırı duygulanımı bastırıp daha tanıdık bir alana yönelmek ister…
Belirsizlik ve stres ile baş etmek için kontrol duygusunu yeniden kazanma arayışı psikoloji literatüründe; “problem odaklı başa çıkma” veya “davranışsal kaçış” olarak geçer.
Bu ruh hali, özellikle kamu önünde yaşayan, sürekli göz önünde olan kişilerin sıkça tercih ettiği yöntemdir.
Kılıçdaroğlu’nun ruh halini anlıyorum. Selvi Hanıma geçmiş olsun diyorum…
Devlet Bahçeli’nin siyasi cesaretle ortaya koyduğu milli çözüm sürecine CHP karşı mı? Hayır.
O halde CHP, İmralı’ya gidip Öcalan ile görüşecek heyete niçin milletvekili vermedi? Esasta sorun yok, usulde var! Konunun özüne, içeriğine........