AKP bakışı ve satır araları

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iddianamesi hem siyasiler hem de işin uzmanı hukukçular tarafından didik didik edilirken, çoğunluk ‘belge, veri ve delil’ açısından yetersizliğinde hemfikir oldu. AKP’lilerin ‘talimatlı sessizliği’ sürerken, hukukçu bazı isimler, ‘olması gerekenle-olan’ arasındaki farkı dile getirmekten çekinmedi. Siyasi kulislerdeki iddianame havasının nasıl olduğuna baktık.

İktidar partisindeki bazı hukukçular, konuya önce herkes gibi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın CHP hakkında ‘seçimlerin güvenirliliğini ve demokratik düzeni etkilediği’ iddiasıyla Yargıtay’a ihbarda bulunması açısından baktılar. Bunu, CHP’nin kapatılma korkusuna kapı aralamak için yapılmış bir plan olarak görenler var. İktidar kanadındaki bazı isimlerin iddianame analizleri şöyle;

- “Partilerin mali denetimlerini Anayasa Mahkemesi yerine getirir. Bu bir uyarı bile olsa adres, Yargıtay değil, Anayasa Mahkemesi olmalıydı. Yargıtay bilinçli olarak seçilmiş, CHP’ye kapatma tehdidi olarak kullanılmış gibi. Sorun gerçekten, il binasının alımıyla ve mali işlemlerle ilgiliyse adres Anayasa Mahkemesi olmalıydı.

- 407 sanıklı, 3 bin 700’den fazla sayfalık bir iddianamenin içinden çıkabilecek bir mahkeme bulmak zor. İSKİ’ye kadar atıf yapılması, konu bütünlüğünün olmaması, delil ve belge yetersizliği gibi birçok........

© Nefes