Baransu: Arıboğan’la görüştüm, Arıboğan: Baransu’yla ilişkim yok

14 yıl önce…

3 Temmuz 2011’de, Fetullahçı Terör Örgütü, öznesi Fenerbahçe ve Başkanı Aziz Yıldırım olan bir operasyonu başlattı. Yıldırım ve arkadaşları tutuklandı, Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi’ne gidemedi, kamuoyunda itibar suikastına uğradı vs…

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada karar Haziran 2012’de çıktı. Aziz Yıldırım 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. 93 sanıktan 48’i hüküm giydi. Ancak daha sonra yeniden yargılanan sanıklar 2015’te oybirliğiyle beraat etti.

Nisan 2016’da başlatılan “futbolda şike kumpası” soruşturması, Şubat 2017’de davaya dönüştü. İddianamede, şike soruşturmasının Fethullah Gülen’in talimatıyla yapıldığı öne sürüldü ve sohbetlerinde sarf ettiği “Futbol camiasına da girelim, kitleleri etkilemek için” gibi ifadelere yer verildi. Davada, zanlılara ağır hapis cezaları verildi.

Önceki gün…

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, kamuoyunda “2011 yılında Futbolda Şike Soruşturması” şeklinde anılan ve Fenerbahçe Spor Kulübü eski başkanı Aziz Yıldırım başta olmak üzere spor camiasından birçok kişiyi hedef alan süreçle ilgili yürütülen soruşturmada eski Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili Lutfi Arıboğan, Ahmet Gülüm, İlhan Helvacı ve Ebru Köksal’ı gözaltına aldı. Köksal ve Ahmet Gülüm savcılıktan serbest bırakıldı. Lutfi Arıboğan ve İlhan Helvacı hakkında adli kontrol kararı verildi. Suçlama şuydu: Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüte Yardım.

Önce adli kontrol talebindeki tespitlerle başlayalım.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Lutfi Arıboğan’la ilgili adli kontrol talebinde bulunurken Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım’a yönelik operasyon/kumpasla ilgili net tespitler yaptı:

* FETÖ/PDY terör örgütünün futbol camiasını da ele geçirerek söz sahibi olmak istediği, bunu da Türkiye’nin büyük spor kulüplerinden biri olan ve büyük kitlelere hitap eden Fenerbahçe Spor Kulübü ile yapmak istediği…

* Bunun için de örgütün sevmediği kulübün başkanı olan Aziz Yıldırım’ı seçtikleri, Isparta Cumhuriyet Başsavcılığında ele geçen belgede Aziz Yıldırım’ın dinle ilgisi olmadığından bahsedildiği…

* Ancak Aziz Yıldırım’ın dini kullanan bir terör örgütü olan İBDA/C terör örgütü bahanesi ile istihbari olarak dinledikleri…

* 3 Temmuz 2011 tarihinde düzenledikleri Şike operasyonu ile Aziz Yıldırım’ı tutukladıkları, operasyon kapsamında gözaltına alınan şüphelilerden bazılarına “Aziz Yıldırım’ı ver kurtul” diye Aziz Yıldırım aleyhine ifade vermek için yönlendirdikleri…

Lutfi Arıboğan’la ilgili adli kontrol talebinde bulunurken yapılan bu tespitler “kumpasın” boyutlarını görmemiz için önemli.

Yine adli kontrol talebinde; soruşturmanın 16 Mayıs 2025’te yapılan suç duyurusuyla başladığını öğreniyoruz: “Lutfi Arıboğan ile Mehmet Baransu arasında gerçekleştiği iddia olunan e-posta yazışmaları hakkında başlatılan soruşturma kapsamında…

Peki söz konusu e-maillerle ilgili ne deniyor?

Okuyalım:

“Şüpheli Lutfi Arıboğan’ın bahse konu dönemde TFF Başkan Vekili olarak TFF adına şike sürecini........

© Nefes