Muzaffer Buyrukçu’nun kaleminden yetmişlerin aydınları |
Muzaffer Buyrukçu'nun 17 ayrı gününü 17 uzun bölümde kaleme aldığı Dillerinde Dünya adlı kitabı, yetmişli yılların ilk yarısındaki edebiyat çevrelerinin bir bölümünü, kendisi de dâhil olmak üzere yazarın gözünden anlatıyor.
Kültür Bakanlığı tarafından 1998 yılında yayınlanan kitapta yer alan günlükler 1970-74 yılları arasını kapsıyor. Bu uzun süre içerisinde Buyrukçu'nun günlüklerinde yer alan şairler, yazarlar ve yayıncılar sayıca fazla olmasına rağmen birçoğu genelde kısa geçilmiş. Bununla birlikte, kitaptaki edebiyatçılar içinde henüz yirmili yaşlarında olan Selim İleri de var, yaşı bir hayli ilerlemiş olan Ercüment Behzat Lav da. Aydın Emeç, Hilmi Yavuz, Halil İbrahim Bahar, Günel Altıntaş ve Cemal Süreya ise isimleri en çok geçenler arasında.
Öncesi ve sonrasıyla 12 Mart döneminin yaşandığı zaman aralığında yazılan eserde politik gelişmelere hemen hemen hiç değinilmemiş. Aralarında şairlerin, roman ve öykü yazarlarının, edebiyat eleştirmenlerinin bulunduğu toplulukların bir araya geldiklerinde en fazla edebiyat üzerine sohbet etmeleri son derece olağan ve bu durum zaten kitaba yansımış.
Fakat aynı kişilerin, üstelik siyasi gelişmelerin yoğun ve sert yaşandığı bir dönemde politikadan hiç bahsetmemeleri de aynı derecede ilginç. Öyle ki Muzaffer Buyrukçu, Mehmed Kemal ile yaptığı bir konuşmada gazetelerde yer alan güncel siyasi gelişmeleri ve makaleleri hiç okumadığını açıkça söyleyebiliyor.
“Güncel politika olayları beni ilgilendirmiyor. Dünya politikasının nasıl yürütüldüğünü, planların, programların nasıl yapıldığını, nerede neyin uygulandığını, uygulanacağını izliyorum. Fıkraları, makaleleri okumayı vakit kaybı sayıyorum.........© Muhalif