Trump 3.0
ABD Başkanı Trump ABD anayasasını değiştirip üçüncü defa seçilmek arzusunu beyan edince, ister istemez Trump 3.0 dönemini de görecek miyiz sorusunu düşünmeye başladık. Hatta yapılan esprilerin başında, “galiba Türk iç politikasını yakından takip ediyor, bizden esinleniyor” sözcükleri geldi.
İşin espri boyutu bir yana, Trump’ı porselen dükkanına girmiş file benzetenlerin sayısı da az değil. Son olarak yürürlüğe koyduğu yüksek gümrük vergileri aracılığı ile mevcut dünya düzenini alt üst ettiği ortada. Küreselleşme bitti, neo merkantilizm dönemine girildi. Hatta bu yeni dönemi “orta çağ ekonomi modeli” olarak da niteleyenler var.
Benim gibi daha endişeyle yaklaşanlar ise, 20. Yüzyılda yaşanan iki büyük dünya savaşına gönderme yapıyorlar. Savaşların perde arkasında yatan en önemli gerekçelerden bir tanesi ticaret hadleri savaşıydı. Her ülke kendi ekonomisi için kendini olabildiğince korumaya çalışıyor, korumanın dozu arttıkça kaçınılmaz olarak misillemeler gündeme geliyordu. İçine daha fazla kapanmanın ortaya çıkardığı sonuç ekonomik resesyon ve giderek fakirleşmekti.
Bu saptamadan yola çıkarak 2. Dünya Savaşının hemen ardından 1947 yılında GATT (Tarifeler ve Ticaret üstüne Genel Anlaşma) imzalanıyor, taraf ülkeler arasındaki koruma duvarlarının kademeli olarak ve müzakereler aracılığı ile kaldırılması öngörülüyordu. 1995 yılında GATT kurumsal kimliğe bürünüp Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) halini alacak, bir anlamda dünya ticaretinin küreselleşme sembolü olacaktı.
İşte Trump’ın bu eylemi, bugün DTÖ’nün varlık gerekçesini de sorgulamamızı beraberinde getiriyor. Peki bizim........
© Muhalif
