Mevlâna Hâlid-i Bağdâdi ve İrade-i Cüz’iyye-II
Mevlâna Hâlid-i Bağdâdî’nin İrade-i Cüz’iyye’yi konu alan “Risâletü’l-‘ikdi’l-cevherî fî’l-fark beyne kesbeyi’l-Mâtürîdî ve’l-Eş‘arî” adlı kıymetli eserinin muhtevasını anlatmaya devam ediyoruz.
Bir önceki yazıda Mevlâna Hâlid’in (k.s.) irade-i cüz’iyye konusunda Mutezile, Cebriye gibi Ehl-i Bid’at mezhepler ile Eş’ari ve Maturidi gibi Ehl-i Sünnet’in itikadi mezheplerinin görüşlerini naklettiğinden bahsetmiştik. Malumdur ki, Cebriye mezhebi kulun iradesini inkâr ettiği için, Mutezile ise her şeyi kulun iradesine bağladığı için delalete düşmüştür.
Mevlâna Hâlid (k.s.), mezkûr risalesinde Ehl-i Bid’at’in ve filozofların bu konudaki görüşlerini sıraladıktan sonra insanın cüz’i iradesi hakkında İmam Eş’ari ve İmam Maturidi’nin görüşlerini detaylandırmakta ve tahlil etmektedir.
Mevlâna Hâlid rahmetullahi aleyh, İmam Eş’ari ve İmam Maturidi’nin kulun kudreti ve kulun kesbi hakkındaki görüşleri arasındaki farkın anlaşılmasının zor olduğundan bahisle görüştüğü bazı âlimlerin konuyu anlamakta zorlandığını, hatta iki mezhebin konu hakkındaki görüşleri arasında bir fark göremediklerini anlatmaktadır.
Mevlâna Hâlid’e (k.s.) göre, cansız varlıkların fiillerinde tek müessirin Allah-u Teâlâ olduğunda ihtilaf yoktur. Canlı varlıkların “hastalık, sağlamlık, uyku, uyanıklık” gibi farkında oldukları ile “büyüme, sindirim” gibi farkında olmadıkları tabii eylemlerinin Allah-u Teâlâ tarafından yaratıldığında da ihtilaf yoktur. Yani canlı ve cansız varlıkların tabii fiillerinde ihtilaf yoktur. İhtilaf, canlı varlıkların ihtiyarî fiillerindedir.
Mevlâna Hâlid rahmetullahi aleyhin, insanın fiilleri hakkındaki beyanının daha iyi anlaşılması için daha önce bu köşede kaleme aldığımız “Kader, Kaza ve İrade Mefhumları” başlıklı yazımızdan bir bölümü aşağıya alıyoruz:
“İnsanın kaderinde kendi iradesiyle yani özgür iradesiyle........© Milli Gazete





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein