Ali Nar Hoca’nın dilinden islâmî anlayışta bilginin değeri

Ali Nar Hocamızın vefat yıl dönümü vesilesiyle “İslâmî anlayışta bilginin değeri” başlıklı yazısını hatırlatmak, bu vesileyle Ali Nar Hocamızın dava adamlığını, fikri derinliğini, olaylara Müslümanca bakışını da hatırlamış oluruz. İşte hocamızın yazısı:

İSLÂMÎ ANLAYIŞTA BİLGİNİN DEĞERİ:

Bilginin doğru ve güvenilir olmasının şartları yahut insanın öğrendiği şey eşya ve olayların gerçeğine uygun mudur?

1-İmam-ı Gazalî’nin “Fil istiaresi” bir sınır kor burada; öbür duyumların gözle görmek gibi olamadığını anlatır. Bununla da aslında akıl ve duyumların gerçeğe göre acizliğini belirtmek ister.

Kısaca şöyle: “Yedi kör insan ormanda bir fil bulur ve onu tanımaya çalışırlar. Her biri filin bir uzvunu tutar ve ona göre fili anlatır. Tabii hortumu tutanla kuyruğu tutan çok daha farklı anlatır fili.” Şimdi fili, varlık ve tüm olayların yerine, âmâları da sadece akılla yürümek isteyen (ya da duyumlarla) insanların yerine korsak, ortaya çağlar boyu birbiriyle çelişegelen felsefeci ve fikircilerin tenakuzlu bilgileri çıkar.

Vahyin yol gösterisi ve tezkiye edilmiş akıl olmadıkça, başıboş akıl böyle yanılacaktır. Öyleyse eşyanın ve olayların açık yüzüne ait bilgide müşahede yeterli ise de iç âlemde, söylenen kaynak ve kontroller olmazsa o bilgiye güvenilmez.

2-Amelî hayatta........

© Milli Gazete