Ortadoğu ateş çemberinde

Bismillâhirrahmânirrahîm!

SİYONİST İsrail, Gazze’de soykırım yapıyor. İnsanî yardımları bile engelliyor. Filistinlileri açlığa mahkûm ediyor. Haçlı dünyasının yöneticileri zalimin yanında yer aldı. Bunu görmeyen yok. Siyasi olaylarda tesadüfe yer yoktur. ABD, İngiltere ve İsrail’in Türkiye ve İslâm dünyasını yok etme planları kimsenin meçhûlü değildir.

Gelişmeler, “danışıklı döğüş” ve “oyun” değil; “savaş taktiği”dir. Savaş ortamında bulunan İsrail, durup dururken niçin İran’ın Şam Büyükelçiliği’ne saldırı düzenler? Tarihin en acımasız soykırımını uygulayan İsrail, yeni düşmanlar edinmeye girişir mi? Olayın, bir planın parçası olduğu açıktır.

İran’ın, ülkesine saldıranlara “misilleme yapma” özelliği var. Bu, tabiî bir savunma hakkıdır. Bu sebeple, 14 Nisan 2024 günü, İsrail’in stratejik askerî hedeflerine füze saldırıları düzenledi. İsrail’in gözünü korkuttu. İran’a yapılan saldırılara bütün gücüyle karşılık vereceğini gösterdi. İran’ın 290 füze ve İHA’larla saldırıya geçmesi İsrail’de panik oluşturdu. Acele olarak savaş kabinesini topladılar.

Olayın dünya kamuoyundaki yankısı büyük oldu. İsrail Savaş Kabinesi, İran’a uygun gördükleri süre içinde “misilleme yapma” kararı aldı. İran; İngiltere, Fransa ve Almanya’nın Tahran Büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığı’na çağırdı. Fransa ve Hollanda, İran’ın saldırısını kınadı. Çin ve Brezilya itidal çağrısı yaptı. BMGK tarafları “tansiyonu düşürme”ye çağırdı. Rusya Filistin’i destekledi.

HAMAS, İran’ın füze saldırısı için, “İsrail hak ettiğini buldu” değerlendirmesi yaparken; İran, “İsrail misilleme yaparsa, en sert şekilde cevabını veririz”........

© Milli Gazete