Ülkemizde ‘yeni bir anayasa’ gündemde, tüm dünyada da ‘savaş’ değil de ‘Adil Barış Dünya Düzeni’ ve bize göre ‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ ile olmalı…
Sermaye (yani Soykırımcı Sömürü Sermayesi) ve bürokrasi iş birliği yaparak birlikte ilim ve dinleri emirleri altına almışlardır. Gerçek ‘âlimler’ kenara itilmiş bir şekilde kendi hallerinde yaşamaktadırlar. Diplomalı ama yetersiz ‘cahiller’ ilim dünyasını oluşturma ve gençlerimizi ilimden soğutma çabası içindedirler. Kendilerinin cahil olmaları yetmiyormuş gibi maalesef gençlerimizi de cahil bırakmak için dolar aşkına çaba göstermektedirler...
Yazı başlığımızdaki konularda ülkemize ve insanlığa önerilerde bulunuyoruz…
Biz bütün bu önerilerimizi artık yarım yüzyılı da aşan ‘ilmî ve amelî çalışmalarımıza’ istinaden hem yazıyor hem de söylüyor ve öneriyoruz. İlmin özelliğidir; söyleyen kim olursa olsun, kimse ne ‘para gücü’ ne de ‘siyasi güç’ ile ifade ettiğimiz bu gerçeği değiştiremez...
Üstadım ile yıllar önce hazırladığımız önerilerimizi kısmen güncelleyerek sunuyorum:
1- Sayın Tayyip Erdoğan’ın İzmir ve İstanbul Akevler’de yarım asırlık çalışmalar ve denemeler sonunda oluşturulan “Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası”nı ciddiye alması gerekir. Süleyman Akdemir’in “İnsanlık Anayasası Kavramı” (2017) adındaki........