Seçimin hikâyesi

Siyaset, sadece sayılardan ibaret değildir. Demokrasinin içselleştirilememesinin en büyük geri dönüşü bu olsa gerek. Siyaseti sadece sayılardan ibaret görmek. Bundan dolayı siyaseti doğru okuyabilmek için az sayılardan, az sosyolojiden, az psikolojiden, az ekonomiden veriler almamız gerekiyor. Bunlar siyasetçiler için yol haritalarıdır. Siyasetçilerin bu haritalardan kendilerine istikamet belirlemesi başarıları için önemlidir. 31 Mart yerel seçim sonuçları büyük soru işaretleri ile sonuçlandı. Bu sonuçların siyasete söylemek istedikleri var.

Önce sayılar üzerinden ilerlersek; sayıların bize ne söylediğini sonuçlar üzerinden değerlendirebiliriz. Katılım üzerinden baktığımızda 2019 yerel seçimlerinden bu seçime kadar toplam seçmen sayısında 4.337.000’lik bir artış söz konusu. Buna karşın geçerli oylarda 385.000’lik bir azalış var. Aynı şekilde 2023 seçimlerine göre toplam seçmen sayısında 709.000’lik bir artış söz konusuyken, geçerli oylarda 6.580.000’lik bir azalışı görüyoruz. Bu veriler bize göstermektedir ki, bu seçimde seçmen tepkisini büyük oranda sandığa gitmeyerek göstermiştir. Oy dağılımını etkileyen tek etken elbette bu tepkisel tutum değildir.

Cumhur İttifakı bileşenlerinin bu seçimde hem 2019 yerel seçimine göre hem de 2023 milletvekilliği seçimine göre büyük oy kaybı yaşadığını görüyoruz. Yeni seçmenle birlikte değerlendirdiğimizde oy kaybının önemli bir........

© Milli Gazete