menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Direnişin itibarsızlaştırılması

10 1
25.08.2024

Dünyanın hal-i pürmelaline baktığımızda Müslüman çoğunluğun yaşadığı bölgelerde kargaşa, zulüm, işgal ve çatışmanın yoğun olduğunu görüyoruz. Bir tarafta ulusal, etnik ya da mezhepsel kimliklerin birbiriyle olan çatışması varken diğer tarafta ise dışarıdan işgallerin ve zulmün yine bu coğrafyaya yöneldiği de bir gerçek. Sonuçta bu coğrafyanın manzarası kan ve gözyaşından ibaret. Bu duruma itiraz etmenin elbette bir usulü var. Bunun için içeride adalet ve kardeşliği hâkim kılmak, dışarıdan gelene karşı ise vakarlı duruşu göstermek gerekiyor.

Bu itirazın Müslümanların genelinde yükselemiyor olması başlı başına bir sorunken, itirazın yükseldiği alanın kirletilmesi de daha önemli başka bir sorundur. Salman Sayyid’in Hilafeti Hatırlamak kitabında isimlendirme üzerine konuşurken dikkat çektiği iki kavram var. Çifte Müslüman ve muselmann. Sayyid’in anlattığına göre, çifte Müslüman kavramı Richard Pryor’un Arizona’daki bir Amerikan cezaevinde gördüklerini anlatırken mahkûmlar için yaptığı tasnifte geçer. Bu tasnifle birlikte muselmann ve çifte Müslüman kavramlarının farklı Müslüman algılayışının zemininin nasıl kurulduğunu ifade eder.........

© Milli Gazete


Get it on Google Play