Zeytin ve incir diyarında

Yapraktan çok zeytin var ağaçlarda bu yıl,

Denize bakan dağların yamaçları,

İyot kokusundan mıdır,

Ya da deniz suyunun minerallerinden midir,

Daha besili zeytin meyveleri,

Körfezin sahile sıralanmış inci taneleri; Akçay, Edremit, Güre, Altınoluk.

Kıyıların makûs talihi, cami yok.

Cami olsa bir başka hazin öykü, cemaat yok.

Restoranlar, tavernalar, beach oteller dolu.

Küçük Kuyu’dan Assos’a doğru,

Balıkesir’den çok daha hızlı bir Yunan fanatiği Çanakkale.

Kimi işletmelerin isimleri Yunanca; Kalimera, Despina, Penelope, Selene, Lydia, Katerina, Dimitra.

Sanki hiç savaş yapılmamış, binlerce genç ekin yitirilmemiş gibi bir özlem Yunan’a.

Karşıda Midilli,

Rakı eşliğinde Anna Vissi, Aliki Vuyuklaki, Eleni Foureira’nın şarkılarını dinlemekteler.

Mavi elmas denizlerden geçmekteyiz,

Zümrüt dağlardan,

Hazinelerin ortasında lakin mutlu değiller sanki öz kültürlerinden,

Uzak köylerden ezan sesi geliyor,

İnsanlara ironi yaparcasına, sadece zeytin ağaçları ve deniz dalgaları secdeye varmakta.

Nefes kesen manzaraya karşı........

© Milli Gazete