Suyun içindeki kendilik hali |
Yüzme, belki de insanın kendisiyle en baş başa kaldığı spordur. Suya girildiği anda dış dünyanın sesi kesilir; tribünlerin uğultusu, zamanın baskısı ve gündelik hayatın telaşı bir anda bulanıklaşır. Suyun içindeki yalnızlık, insanı neredeyse annenin karnındaki haline geri çağırır: Güvende, yalıtılmış ve kendi ritmine teslim olmuş bir varoluş.
Havuzda ilerlemek, dışarıdan bakıldığında yalnızca bir fiziksel çaba gibi görünür. Oysa yüzücünün mücadelesi, büyük ölçüde içsel bir dengedir. Nefesle kulaç arasındaki uyum, bedenle su arasındaki sessiz anlaşma ve zihnin karmaşaya direnme çabası… Yüzücü, her kulaçta zamana değil, kendi bedenine kulak verir. Burada yarışılan şey çoğu zaman başkaları değil, kişinin kendi sınırlarıdır.
Özellikle çocuk yüzücülerde bu durum daha da belirgindir. Küçük bedenler, suyu hissederek ilerlerken,........