Ağabey diyor ki arşa çıksan akıbet yer yer seni
Malum, insan doğar, yaşar ve ölür. Çünkü Allah buyuruyor ki: “Şüphe yok ki sen öleceksin ve muhakkak onlar da ölecekler.” (Zümer/30) Öyleyse, her Müslüman olduğunu söyleyenin, ölüm zuhur etmeden önce gerekli hazırlığını yapması zorunludur.
Dininde sadık kimseler ölümden korkmaz, ölümü hoşnutluk içinde karşılar. Buna mukabil inanmayan kimseler, kötü amellerinden dolayı, ölümden çok korkarlar. İnananlar salih ameller işledikleri için ölüme hazırlık yaparlar, ölümü sevinçle karşılarlar. Nitekim Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır: “Ölüm, mümin için (dünya kederlerinden) rahata kavuşmaktır.”
Ebu’d Derdâ ise, “Rabbimin huzurunda tevazu için fakirliği severim. Günahlarıma kefaret olduğu için hastalığı severim. Allah’a kavuşma arzumdan dolayı da ölümü severim” buyurmaktadır.
Keza Abdullah bin Mesud da şöyle buyurmuştur: “İster iyi olsun, ister kötü olsun, herkes için ölüm hayırlıdır. Şayet iyi bir kimse ise “Allah katında olan (derece ve sevap)lar iyi kimseler için daha hayırlıdır” (Âl-i İmran/198) buyrulduğu üzere kendisi için hazırlanan, hayırlara kavuşur.
Eğer fâcir, günahkâr biri ise hakkında, “Bir de o kâfirler, kendilerine mühlet verişimizi, sakın kendileri için bir hayır sanmasınlar. Biz onlara sırf günahlarını artırsınlar diye mühlet veriyoruz. Hem onlara (ahirette) zillet verici bir azap var” (Âl-i İmrân/178) buyrulmuştur. Yani günahkâr kimse bir an evvel ölürse, daha fazla günah işleyemez.”
Peygamberimize, “Müminlerin en faziletlisi kimdir” suali sorulunca, “Ahlâkı en güzel olandır” buyurdular. “Müminlerin en akıllısı kimdir” diye de sual olununca, “Ölümü en çok hatırlayan ve ona en güzel şekilde hazırlanandır” buyurdular. Çünkü:
Kısmetindir gezdiren yer yer........© Milli Gazete





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein