menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Vitrin süslü ama içindekiler sahte!

22 23
yesterday

İnsanlık, tarihin hiçbir döneminde "görünmek" ile "olmak" arasındaki o derin uçuruma bugünkü kadar fütursuzca yuvarlanmamıştı. Bugünün en büyük trajedisi; inancın bir hayat nizamı ve ahlak pusulası olmaktan çıkıp, sosyal statü kazanılan bir "kimlik aksesuarına" ve sadece dar zamanlarda kuşanılan bir "takva üniformasına" dönüşmesidir.

İslam, Allah’ı sadece mabetlere ve belirli günlere hapseden bir inanç değildir. O, "Nerede olursanız olun, O sizinle beraberdir" (Hadid, 4) ayetinin sırrıyla, her anı ve her mekânı kuşatan bir "hâl" dinidir.

Seccadesini topladığında merhametini, camiden çıktığında ahlakını orada bırakan kişi, İslam’ın bütüncül ruhunu kavrayamamıştır.

Şehirlerimizi süsleyen devasa minarelerin gölgesinde; dili zehirli, kalbi katılaşmış bir kalabalığın birikmesi, dış dünyamızı imar ederken iç dünyamızı (kalbi selim) ihmal ettiğimizin kanıtıdır.

Müslüman ahlakı bir........

© Milli Gazete