Dertsizlik, umursamazlık, vurdumduymazlık bir Müslümanın başına gelebilecek en büyük musibetlerden birisidir. Çünkü günahlarını dert etmeyen Müslüman tevbe edemez. Kul haklarını dert etmeyen Müslüman helalleşemez. Ahiretini dert etmeyen Müslüman salih amel işleyemez. İbadetlerini dert etmeyen Müslüman namazını huşu ile kılamaz. Ailesini dert etmeyen Müslüman çocuklarını yetiştiremez. Ümmeti dert etmeyen Müslüman harekete geçemez. Dertsiz Müslüman dua bile edemez.
Dertsiz Müslüman Tevbe Edemez:
Efendimiz (S.A.S.) buyuruyor ki: “Mümin, günahlarını üzerine düşüverecek büyük bir dağ gibi görür. Fâcir (fütursuzca günah işleyen) kimse ise günahlarını burnu üzerine konan ve kovalayınca kaçacak bir sinek gibi görür.” (Tirmizi) İşlediği günahları unutan, yalanı, gıybeti, iftirayı, harama bakmayı günlük bir alışkanlık haline getiren ve tüm bu haramları da burnunun üstündeki bir sinek gibi gören Müslüman, nasıl tevbe etsin ki?
Dertsiz Müslüman Helalleşemez:
Efendimiz (S.A.S.) buyuruyor ki: “Kimin üzerinde birinin namusu ya da malıyla ilgili bir hak/zulüm varsa, altın ve gümüşün bulunmadığı kıyamet gününden önce onunla helalleşsin. Aksi takdirde kendisinin salih amelleri varsa, yaptığı zulüm (girdiği kul hakları) miktarınca sevabından alınır, hak sahibine verilir.” (Buhari) Girdiği kul haklarını, kırdığı kalpleri,........